İyi bayramlar 🍖🥩🐏 https://t.co/64PZbxlO5N
Resimde, bir sosyal medya paylaşımı (Twitter gibi) ve arka planda bir "Kurban Bayramı" reklam panosu görünüyor. Paylaşımda, Altay Cem Meriç isimli kişi Kurban Bayramı'nın çocuklarda travmatik bir deneyim olabileceğini, özellikle de kurban kesimi öğleden sonraya sarkınca ve akşam yemeğine kadar et yemeyi beklemek zorunda kalınca, ifade ediyor. Altta ise başka bir kullanıcı (@hicbiridegil) benzer bir düşünceyi paylaşarak Kurban Bayramı'nın çoğu çocuk için travmatik anlar içerdiğini ve bu durumun kardeşlik ve sevgi temalarıyla örtüşmediğini söylüyor. Bu eleştiri, reklam panosundaki "Kurban, kardeşliğin adıdır" sloganıyla tam bir zıtlık oluşturuyor. Dolayısıyla, espri, Kurban Bayramı'nın güzel ve sevgi dolu olarak pazarlanmasıyla, bazı çocuklar için travmatik deneyimler yaşatması arasındaki tezatlık üzerine kurulu. Kullanıcılar, reklamın yüzeysel bir "pozitif" imaj yaratırken, çocukların gerçek deneyimlerini göz ardı ettiğini savunuyor.
"Kurban bayramı travmatik" diyenlere: Bir de benim çocukluğumda bayram sabahı saat 5te evden fırlatılıp akrabalara doğru yola çıkarıldığımı düşünün 😅 (Bu yorumda şaka, kurban kesimiyle ilgili değil, bayram sabahı akrabalara ziyaretlere sürüklenmeyle ilgilidir.)
Kurban bayramı çocukların ruhunu kemiriyor diyenler, acaba bayramdan önce de "çocuk ruhunu kemiren" bir şey mi vardı? 🤔
Çocukken öğleden sonra kesilmesi travmaysa, ben tam bir psikolojik vaka olmalıyım 😅
Et yiyememekten travma mı geçirdin? Şaka mı bu? 🤪