Ayyy evet! EVEET!!! Binlerce kez evet!!! Afrika'nın bağrından kafasına silah dayalı çocuk köleler tarafından çıkarılmış ve 3 aylık maaşımı verdiğim bu taş parçasını alıp, beni istediğin zaman, kusura dayalı olmadan, hatta sen kusurluyken bile süresiz nafakaya, çocuklarımı görememeye mahkum edip boşayabileceğin, kendi evimden attırıp malımın yarısına konabileceğin bir devlet sözleşmesine imza atar mısın?
Kaynak
Fotoğrafta, gün batımı manzaralı bir göl kenarında diz çökmüş bir adam ve karşısında duran bir kadın görülüyor. Kadının yüzü görünmüyor, silueta benziyor. Adam elinde bir yüzük tutuyor. Fotoğrafın altında, Türkçe olarak yazılmış uzun bir metin var. Metin, bir kadına, oldukça ağır şartlar içeren bir evlilik sözleşmesi imzalamasını teklif eden bir adamın durumunu anlatıyor. "Afrika'nın bağrından kafasına silah dayalı çocuk köleler tarafından çıkarılmış" gibi ifadeler, acaba adamın gerçekten adil ve eşit şartlarda bir teklif yapıp yapmadığını sorgulamayı vurguluyor. Bu, ironik ve absürt bir durum yaratıyor. Söz konusu olan aşırı şartlar, kadının böyle bir teklif karşısında nasıl tepki vereceği ve bunun aslında bir evlilik değil, bir tür zorlama olduğu izlenimi uyandırıyor. Fotoğraf ve metin, kötü koşullar altında yapılan evlilik tekliflerinin, gerçekte bir teklif değil, bir zorlama ve baskı olabileceğine dair bir mizah unsuru taşır. "Ayyy evet!" ve "EVEET!!!" ifadeleri, durumu daha da komik hale getirmek için abartılıyor. Özetle, fotoğraf ve metin, aşkın gerçek dışı şartlarla nasıl manipüle edilebileceğini, bir tür acımasızlık ve ironiyle ele alıyor.
Henüz bişi yazılmamış