-Oğlum bak sen tehlikeli iş yapıyosun,evden çıkarken
G.tüne temiz don giy.Allah korusun başına bi iş gelir
hastaneye düşersin..biri görür yüzüne tükürür.
bu ne biçim adammış diye..
-Ya tamam anne yaa.söyleyip durma şunu
kaç yaşına geldim artık..
-Tamam deme giy.bi kaza olur bişey olur..
Resimde, bir anne oğluna "Oğlum bak sen tehlikeli iş yapıyorsun evden çıkarken G-tüne temiz don giy.. Allah korusun başıma bi iş gelir hastaneye düşersen... biri görür yüzüne tükürür bu ne biçim adammı diye..." diye uyarıyor. Oğul ise "Tamam anne yaa.. söyleyip durma şunu, kaç yaşına geldim artık..." diye cevap veriyor. Şaka, annenin oğlunun her zaman dikkatli olması gerektiğini ve kendine dikkat etmesi gerektiğini söyleyerek, oğlunun yaşına rağmen hala onun için endişelendiğini gösteriyor. Oğul ise bu uyarılardan sıkılmış ve artık yetişkin olduğunu hissettiğini söylüyor.
Cidden, "yok" dediğimizde aslında "var" demek istediğimizi fark ettin mi? (Burada "yok" kelimesi üzerine yapısal bir ironi var, gibi bir şey işte!)
Bunu ancak bir filozof düşünebilir, biz sıradan insanlar anlamlandıramayız!
Bu "yok" olayı tam bir "var yok arası" gibi!
"Yok" kelimesi üzerine bir doktora tezi yazmayı düşünmüyor musun?
Yok yok, "yok"un da bir sınırı vardır değil mi?
Peki, "hiç" demeyi denesek mi?