anlamsız fotoğraflar 3988


2 TL HAFTALIK 30 TL AYLIK 120 TL Mild O Ony 10. ALEYNA TİLKİ PİJAMASI GELMİŞTİR. OIDI (W22AU 10 PAGT 2-13 G getir Agötür Kurye götür Kur götür QOMEN 9,99 ŞİŞME EŞEK BÜYÜK BOY 19,99 IŞIKLI VE SESLİ MAYMUN D STU KARA KAR TALIN WILL WEETHEARTFIN 34 8536 TRAFIK CEKICISI ALPINATA FASADO Ade C an TRAFIK CEKICISI ne midye tava A Sawy AS ne işkembe ne paça ne kokoreç ne kebap

Kaynak

Fotoğrafta, küçük, camlı bir stant görünüyor. Stantta, üzerinde "HAFTALIK 30 TL, AYLIK 120 TL" yazan bir tabela asılı. Standın içinde oturmuş bir kişi var. Görünen fiyatlar, haftalık ve aylık kiralama ücretleri gibi bir bağlamı işaret ediyor. Fotoğrafın esprili tarafı, camın üzerindeki, sanki "Hafta" ve "Ay" kelimeleri bir araya gelip anlaşılması güç bir durum yaratıyormuş gibi okuyucuya sunulması ve insanları bu "anlaşmazlık" üzerine düşünmeye zorlaması. Standın küçük boyutu ve içerideki kişin "gülümseyen" hali, durumun komik olduğunu ortaya koyuyor. Basitçe, stanttaki fiyatların anlamsız bir şekilde sunulmuş olması espriyi oluşturuyor.

Fotoğrafta, bir giyim mağazasının önünde asılı, üzerinde "Aleyna Tilki Pijaması Gelmiştir" yazılı bir tabela bulunan, tavşan desenli bir pijama takımının manken üzerindeki görüntüsü yer alıyor. Aynı zamanda mağazada çeşitli pijama takımları da asılı. Fotoğrafta ayrıca mağaza önünden geçen insanlar ve diğer giyim eşyaları görünüyor. Fotoğraftaki espri, "Aleyna Tilki Pijaması Gelmiştir" ifadesinin, popüler bir Türk çocuğunun (Aleyna Tilki) adı ile pijama markasının isminin birleşmesinden kaynaklanıyor. Bu, Aleyna Tilki'nin pijama takımları konusunda bir referans/trend oluşturduğunu çağrıştırıyor. Esasen, "Bir ünlü tarafından giyilen pijama çeşitleri de artık raflardadır." tarzı bir espri. Alaycı ve hafif ironik bir yaklaşım var.

Fotoğrafta, Getır gibi bir online yemek sipariş ve teslimat uygulaması için çalışan iki motosikletli kurye görünüyor. Birisi sarı-mor renkli küçük bir scooter ile, diğeri ise daha büyük ve siyah bir motosikletle teslimat yapıyor. Her iki kurye de şirket logoları olan giysiler ve kasklar giyiyorlar. Gerçek şakaya gelince, fotoğrafta birinin motosiklet aynasında gördüğü şey, başka bir motosikletli kurye ve motosikletinin kırık aynası. Bu, trafikte dikkatli olmanın ve çevredeki motosikletlileri fark etmenin önemini vurgulamak için bir mizahi göndermedir. Bu tarz gönderiler sosyal medya platformlarında sıkça paylaşılan, biraz ironik ve günlük hayattan küçük olayları ele alan bir espri türüdür.

Fotoğrafta, bir oyuncakçı dükkanı kataloğu veya ilanı görünüyor. Ürünler, şişme eşek (pembe bir şişme at) ve ışıklı ve sesli maymun şeklinde. Şişme eşek için fiyat 9,99, maymun için ise 19,99 olarak belirtilmiş. Burada bulunan espri, şişme "eşek" adının, aslında çok daha eğlenceli (ve pahalı) bir seçenek olan "maymun"dan çok daha ucuz olmasıyla ilgili. Bir şekilde "eşek" kelimesi, oyuncak için beklenmedik bir şekilde komik veya uygunsuz bir tanımlama olarak kullanılmış. İyi bir reklam stratejisi değil belki de... İnsanlar, daha pahalı maymunu satın almak yerine, daha ucuza şişme eşek seçebilirler. Ama "eşek" kelimesinin çocuklara hitap etmesi beklenmeyebilir.

Fotoğrafta, bir dönerci dükkanında çalışan üç adam görülüyor. Ortadaki adam, dönerin hazırlanmasını ve kesilmesini yaparken, diğer iki adam, ona yardımcı olmaktadırlar. Dönerin üzerindeki etin miktarı, insanların görünüşü ve işlerini yaparkenki ciddi halleri, bir nevi 'çok çalışıyorlar ama çok kazanmıyorlar' veya 'fazlasıyla yoruluyorlar ama sonuç ortada' gibi bir komiklik/ironiklik hissi uyandırmaktadır. Fotoğrafta, aşırı çalışmanın ve yorgunluğun bir karikatürü var gibidir. Fotoğraftaki komiklik, çok çalışan adamların ve işlerinin bir parodisidir.

Fotoğrafta, kumlu bir zeminde tutulan, mavi ve sarı renkte, üzerinde "KARA KAR TALİM" yazan bir futbol topu görülüyor. Bu bir sözcük oyunu. "Kara Kar" kelimesi Türkçe'de "siyah siyah" anlamına gelir. "Talim" ise "eğitim" anlamına gelir. Topun üzerindeki "Kara Kar Talim" yazısı, "Siyah Siyah Eğitim" anlamına gelmekte; ancak, bu durum, özellikle futbolla ilgili bir alanda, "abartılı ve gereksiz" ya da "çok sıkı" eğitim veya antrenman anlamına gelebilecek bir esprili bir ifadeden oluşmaktadır. Dolayısıyla espri, "kara kara talim" ifadesinin abartılı, hatta gereksiz bir eğitim vurgusuna işaret eden sözcük oyunundan kaynaklanmaktadır.

Görüntüde, yeşil renkte aydınlatılmış, muhtemelen bir performans veya gösteri esnasında, birinin elinde ışıkla hareket eden nesneler tuttuğu, karanlık bir alanda çekilmiş bir fotoğraf var. Arka planda, tahtadan yapılmış bir iskelet gibi bir destekleyici yapı mevcut. Fotoğrafın mizahı, yeşil renkteki aydınlatmanın ve performansın/gösterinin doğasının, sanki bir sihirbaz ya da akrobat performansı gibi olduğundan, arkadaki yapıdan dolayı "güillotine" (gilotin) çağrışımları yapıyor. Bu, fotoğrafın tonu ve performansın görsel şöleniyle birlikte absürt bir kombinasyon oluşturuyor. Sonuçta, oldukça abartılı ve ilginç bir imaj ortaya çıkıyor.

Fotoğrafta, bir Formula 1 yarış arabasının, kamyonetle taşındığı bir şehir sokaklarını gösteriyor. Arabanın arkasında, trafik görevlileri ve seyirciler görülebiliyor. Arabanın taşınması durumunun, şakaya uygun bir şekilde, "F1'de trafik cezası" olduğunu düşündürüyor. Görünen insanların ciddiyetinin ve yarış arabasının öneminin aksine, taşınma durumu bir şaka veya ironik bir durum yaratıyor. Bu nedenle fotoğraftaki "şaka" F1 yarış arabasının normal bir araç gibi taşınmasıyla yaratılan ironiden kaynaklanıyor.

Fotoğrafta, dış cephesi modern bir binanın önündeki, muhtemelen bir restoran olan işletmenin cephesi ve tabelası görünüyor. Tabelada "ne işkembe ne paça ne kokoreç ne kebap" yazıyor. Bu, Türk mutfağının meşhur et yemekleri olan işkembe, paça, kokoreç ve kebaplardan hiçbirini servis etmediklerini belirtiyor. Ama tablonun altında "kokoreç ne midye tava uykuluk" yazısı da mevcut. Bu, özellikle de "uykuluk" kelimesinin ironik kullanımı, restoranın kokoreç ve midye tava yemeklerinde de uzmanlaşmadığı, dolayısıyla müşterilerinin midelerinin rahat edebileceği yani uyuyabilecekleri bir yer olmayacağını ima ediyor. Özetle, espri, restoranın kendine özgü bir yemek çeşidi sunmadığını, hatta belirli tür yemeklerden uzak durduğunu, dolayısıyla misafirlerini belli yemeklerle ilgili "uykuya yatıramayacağını" vurguluyor. Restoranın adından veya servis edeceği yemeklerden uzaklaşma politikasını komik bir dille ele alıyor.