anlamsız fotoğraflar 4048


8 PENGUEN SEVENLER DERNEĞİ wen ŞEREFLİ İNSAN BORCUNA CARE ARAR SEREFSIZ İNSAN BORCUNA BAHANE ARAR BORCUNU 6 AYDIR UNLITAN ÖDEMEYENLER LISTES; NAZIM = 70tL EYÜP = 50+L GÜNDÜZ: 72 +2 AHMET= 7S AL = 17442 SEVOA = RAMALAN 724L SELCUK = 374L ÖZGÜR = 904L KURAN US TL V VLASHIES LELKESAREE S PUMA asics Qaileak kinetx Süs havuzudur. Lütfen girmeyiniz ve yabancı cisim ATMAYINIZ. Bademcizade DRİ İBINE PA Neşedır ha… REHBEHBEEE OVE AUTOLLER

Kaynak

Resimde, dar, metal bir tünel veya şaftın içinde, sarı yağmurluklar ve güvenlik kaskları giyen birkaç kişi görünüyor. Tünelin içi karanlık, paslanmış ve işçilik izleri taşıyor. Kişiler, olasılıkla bir tür iş veya inceleme faaliyeti için tünelin içinde bulunuyorlar. Fotoğrafın mizahı, yağmurlukların ve kaskların olağanüstü derecede "işe uygun" görünüşü ve bu dar, karanlık ve muhtemelen tehlikeli mekanda onların durumundan kaynaklanıyor. Görünen abartılı güvenlik önlemleri, çalışma ortamının olağanüstü bir şekilde tehlikeli veya ilginç olduğunun bir parodisi. "İşin ciddiyetine bu kadar önem verenler" veya "fazla güvenli olanlar" gibi bir mizah anlayışına yönelik bir jest. Dar tünelin ve güvenlik ekipmanlarının abartılı bir şekilde uygulanmasının ciddiyeti hafifletmeye çalışması, fotoğrafın mizah unsurudur.

Fotoğrafta, sarı renkli bir duvarın önünde, "PENGUEN SEVENLER DERNEĞİ" yazan bir tabela görüyoruz. Duvarın altında, kırmızı demir korkuluk ve merdiven var. Kapı açıklığında, kepenkleri indirilmiş bir kapı bulunmakta. Şaka, "penguen sevenler derneği" gibi görünüşte masum bir derneğin ismiyle, duvarın sarı renginin ve genel yapının basitliğinin birleştirilmesinden kaynaklanıyor. Görünen basitlik, "penguen sevenler" gibi bir derneğin kurulması gerektiği kadar anlamsız bir durum olduğu ima ediliyor. Öyle bir derneğe ihtiyaç duyulmayabileceği ve/veya son derece sıra dışı bir dernek olduğu esprili bir şekilde vurgulanıyor. Fotoğraf, abartılı bir şekilde olağanüstü bir durum oluşturmadan, anlamsızlığı ve basitliği vurgulayan, bir tür absürtlük espri yapısıdır.

Fotoğrafta, bir açık hava pazarının önünde, kaldırımda oturan iki kişi görünüyor. Biri, yeşil pantolonlu ve gözlük takmış, gevşek bir şekilde uzanıyor. Diğer kişi, siyah giysili ve kendisini önceki kişinin üzerine katlamış bir şekilde oturuyor. Yanlarında meyve sebze tezgahları ve insanların hareketliliği görülüyor. Fotoğrafta bir ironi veya mizah yok. Sadece sokakta, bir pazarın yanında oturan iki kişinin görüntüsü var. Görüntünün kendisi bir mizah içeriği taşımamaktadır.

Fotoğrafta, bir otoyolda, yola binen bir bariyerin veya köprünün kenarına hafifçe çarpıp, yola "oturan" bir araba görülüyor. Araba, bariyerin üzerinde, normalde olmayacak bir konumda duruyor. Bu, araç kontrolünün veya sürüş becerisinin yetersizliğine işaret ediyor. Fotoğrafın esprili tarafı, aracın beklenmedik bir şekilde, bariyerin üzerinde kalması. Bu durum, "garip" ve "komik" bir görüntü oluşturuyor ve dikkatsiz veya beceriksiz bir sürüşe gönderme yapıyor. Dolayısıyla, sürüş becerisinin olmadığını veya yolun şartlarına yeterince dikkat edilmediğini ima ediyor.

Fotoğrafta, bir fırın veya tatlıcı dükkanının tezgahında bulunan bir fiyat listesi ve tezgahın üzerindeki şeker parçaları görülüyor. Fiyat listesinde, "Borcunu 6 Aydir Unutan Ödemeyenler Listesi" başlığı altında farklı isimlerle (Nazım, Eyüp, Gündüz, Ahmet, Sevda, Ramalan, Selçuk, Özgür) borçlarını ödemeyen kişilerin isimleri ve karşılık gelen borç tutarları TL olarak belirtilmiş. Bu, bir ironi ve mizah içeren bir durumdur. Fiyat listesi, borcunu ödeyemeyen kişileri listeleyerek, bu durumun komik ve hatta biraz da absürt olduğunu vurguluyor. "Şerefli İnsan", "Borçuna Çare Arar", "Şerefsiz İnsan", "Borçuna Bahane Arar" gibi başlıklar da bu ironiyi pekiştiriyor. Özetle, borçlarını ödeyemeyen kişilerin listeye alınması, durumun abartılı ve komik bir şekilde ele alındığına işaret ediyor.

Resimde, bir binanın balkonunda, pencerenin önünde, baş aşağı tutulan bir kişiyi, diğer iki kişi tutarak kurtarmaya çalışıyorlar. Birisi pencerenin üzerinde, diğeri ise yerde, kişileri destekliyor. Görüntü, riskli ve tehlikeli bir kurtarma operasyonunu canlandırıyor. Bunun komik yanı, baş aşağı olan kişinin durumunun, durumun ciddiyetini alaycı bir şekilde hafifletmesi. İnsanların risk alarak kurtarma denemelerinin komedi potansiyeli var.

Fotoğrafta, bir şehrin muhtemelen merkezi bir noktasındaki, açık hava bir pazar yerinde, bolca portakal yığını görülüyor. Portakallar, yere ve çeşitli boyutlarda plastik kutulara yığılmış. Pazar yerinin üzerinde de portakal satışı için kullanılan açık tenteler var. Arka planda, çok katlı bir bina görünüyor. Fotoğraftaki espri, bol miktarda portakal yığınının, "çok fazla portakal var" anlamını aşan, neredeyse şiirsel bir "portakal bolluğu" imajı yaratmasıyla ilgili. "Çok fazla portakal var" cümlesinin, bu kadar aşırı bir şekilde sunulduğunda, neredeyse absürt bir ifade haline gelmesiyle ilgili bir mizah unsuru var. Böylece, fazlaca şeyin, aşırıya kaçtığında bile esprili bir durum oluşturabileceği bir gözlemle karşılaşıyoruz.

Fotoğrafta, şiddetli yağmur sonucu sokakların sular altında kaldığı bir şehir manzarası görülüyor. Ortada, suyun içinde, küçük bir masanın etrafında oturan, gözle görülür biçimde ıslanmış bir adam var. Adam, etrafındaki suda oturan tek kişi değil; su, sokakta normalde bulunan alanları kaplamış. Masada, bir fincan ve bir parça yiyecek gibi küçük şeyler var. Fotoğrafın espri yönü, günlük hayattaki olağan dışı durumlara ve zorluklara gönderme yapması. Normalde kuru bir yerde bulunan bir kahve masasının su altında kalması, kişinin normal rutininin nasıl bozulabileceğini veya hayatın bazen ne kadar beklenmedik bir hal alabileceğini yansıtıyor. Yani, beklenmedik olaylar karşısında, insanların direnç göstermelerine ve adapte olmaya zorlandıklarına bir benzetme yapılıyor.

Fotoğrafta, bir alışveriş merkezi avlusunda bulunan, ağaçlı bir süs havuzunun etrafında bulunan bir tabela görünüyor. Tabelada, "Süs havuzudur. Lütfen girmeyiniz ve yabancı cisim atmayınız." yazıyor. Bu, biraz esprili bir uyarı. "Süs havuzudur" ifadesi, su havuzunun güzel bir dekorasyon unsuru olduğunu ve oraya atılacak yabancı cisimlerle bozulmaması gerektiğini vurguluyor. "Yabancı cisim atmayınız" kısmı ise, uyarının anlamını daha da vurgulamak için biraz abartılı, ve gerçekçi bir ifade. Tıpkı, bir süs havuzuna boşaltılacak bir yabancı cisme gereksiz yere dikkat çeken bir uyarı gibi.

Fotoğrafta, yanları reklam afişleriyle kaplı eski, gri bir kamyonetin arkası görülüyor. Afişlerden biri, "DRİ İBİNE Pi..." ve "Nesedır ha..." yazılarıyla, bir kişinin resmini içeriyor. Diğer afişte ise, "REHBHEBEE" yazısı ve başka bir kişinin resmi mevcut. Kişiler, görünen durumlardan dolayı, belki de "isteğe bağlı" veya "gereksiz" ürünlerin veya hizmetlerin reklamlarını yapmış gibi görünüyorlar. Fotoğraftaki espri, afişlerde kullanılan dil ve sözcüklerin, standart Türkçe gramer kurallarına uymaması ve belki de bilinçli olarak, okuyucuyu şaşırtmak veya dikkatini çekmek için kullanılmış olmasıyla ilgili. Dolayısıyla, "DRİ İBİNE Pi..." gibi garip cümleler, dikkat çekici ve komik bir anlam ifade ediyor. Ayrıca, "Nesedır ha..." ifadesinin tam anlamı belirsiz ve espriyi daha da belirsizleştiriyor. İfadeyi "Nasıl?", "Ne oldu?", "Durum nedir?" gibi sorulara benzetebiliriz. Bu, reklam afişlerinin garip ve komik bir şekilde tasarlandığını ve metinlerin okuyucuyu farklı anlamlar ve yorumlar arayışına soktuğunu gösteriyor. Toplamda, fotoğraftaki espri, gramer hatalarının ve tuhaf cümlelerin kullanımıyla yaratılan komik ve şaşırtıcı bir etkiyle ilişkilendirilebilir.


Yorumlar

"Bu tweet'i anlayan varsa lütfen bana da anlatabilir mi? 🤯"

"Abi bu tweet'in ne anlama geldiğini ben bile bilmiyorum, ama eminim ki bu tweet'i yapan kişi çok eğlenmiş 😂"