Rec: Ölüm Çığlığı TV muhabiri Angela ile kameramanı Pablo itfaiyeyle beraber ihbarın geldiği eve giderler. Yaşlı bir kadının ev kazası geçirdiğini sandıkları olayın gerçeklerden çok uzak ve dehşet verici boyutlarda olduğunu eve vardıkları zaman öğreneceklerdir. https://t.co/FpwoZAssif
Fotoğrafta, korku filmlerinde sıkça görülen, panik ve dehşet içinde olan bir genç kadını görüyoruz. Kadın, ter içinde, yüzü korkudan kasılmış, ağzı açık, çığlık atıyormuş gibi bir ifadeyle. Üzerindeki tişört lekeli ve kirli görünüyor. Fotoğrafın anlatımı, bir korku filminde görülebilecek tipik bir sahne ve ifadeyi gösteriyor. Ama asıl espri, fotoğrafın kendisindeki değil, "korku filmi" diye bir imada. "Korkunç!" veya "Bu film çok korkunç!" gibi bir yorum bekletiyor izleyiciyi. Oysa fotoğraf, korku filmlerinde görülebilecek bir sahneyi, normal, biraz abartılı bir şekilde yansıtıyor. Bu da bir anlamda, korku filmlerinin abartılı, hatta biraz klişe olabileceğini ve izleyicinin bekleneni görebileceğini, dolayısıyla beklenmedik bir korku yerine, aslında, "bu kadar mı korkunç?" diye bir soru sorabileceğini ima ediyor. Dolayısıyla espri, beklenen korku filminin klişesine gönderme yaparak, beklentiyle gerçek arasındaki bir ironi.
Yani, itfaiyenin "ev kazası" için geldiğine inanan tek kişi benim mi? 😂
Bu filmde yaşlı kadınlar hep tehlikeli oluyormuş anlaşılan. 😅