anlamsız fotoğraflar 2047

Fotoğrafta camide namaz kılarken uyuyakalan ve birbirlerinin ayaklarını tutan bir grup adam var. Fıkra: "Cemaatin uykusu ne kadar derinmiş ki ayaklarını birbirlerine bağlamışlar." Bu fıkra, camide uyuyakalan insanları ve onların uyku halindeki davranışlarını eğlenceli bir şekilde ele alıyor.

Fotoğrafta yeşil bir otobüs görünüyor. Otobüsün kapısı üzerinde "MASKESİZ BİNİLMEZ" yazan bir uyarı levhası var ve bu uyarı levhasının altında "BİNİLİR" yazıyor. Bu, otobüse maske takmadan binemeyen insanların, otobüse binebilmek için maske takması gerektiği anlamına geliyor. "MASKESİZ BİNİLMEZ" ve "BİNİLİR" cümleleri bir arada kullanıldığında komik bir etki yaratıyor. Çünkü "MASKESİZ BİNİLMEZ" uyarısı olmasına rağmen, otobüse "BİNİLİR" yazan bir ibarede de bulunuyor.

Resimde, kırmızı bir bant ile bağlanmış ve bir telsiz tutan, bir kedi bir sandalyeye oturmuş. Kedi, sanki bir polis gibi, görevde. Kedi üzerindeki bant üzerinde "NÖ.UZM.CW" yazıyor. Bu, kediye bir "özelleşmiş uzman" gibi bir rol verildiğini ima ediyor ve kedi, bir polis gibi işini ciddiye alıyor. Bu, kedilerin polis gibi davranma eğiliminde olma alışılmadık bir durumundan dolayı komik. "NÖ.UZM.CW" gibi bir kısaltmanın normalde kedilere atanan bir kısaltma olmaması da mizahı artırıyor.

Fotoğrafta, odanın bir köşesinde yerde oturmuş telefonuyla oynayan bir kadın ve duvara yaslanmış diğer bir kadın var. Kadınlar birbirlerine bakıyor. Kadınların oturdukları pozlar birbirine zıt. Zıt pozlar ve birbirlerine bakmaları, sanki bu kadınların bir araya gelmek zorunda kaldıkları ve birbirlerine tahammül edemedikleri bir durumdan dolayı mutsuz oldukları ve birbirlerini eleştirdikleri gibi bir algı yaratıyor. Fotoğrafın espri konusu, kadınların pozlarının ve mimiklerinin birbirlerine zıtlığı ve bu durumun sanki bir anlaşmazlığa işaret ediyormuş gibi bir algı yaratmasıdır.

Fotoğrafta bir mahkeme kapısına asılmış bir kağıda "8. İş Mahkemesi Hakimimiz Yoktur.. Tahini Çıkmıştır.." yazılmış. Bu yazı, hakimin dışarıda tahin yediği için mahkemede bulunamadığını ima ederek esprili bir şekilde ifade etmiş. Bu espri, hakimin sıradan bir insan gibi günlük hayatta karşılaştığı durumlar ile mahkemedeki ciddiyetini karşılaştırmayı amaçlıyor ve biraz da hakimin otoritesini hafifleterek güldürüyor.

Fotoğrafta, bir marketin giriş kapıları görünüyor. Kapılarda "Giriş" ve "Login" yazan iki tabelanın yanına, "Araç trafiğine dikkat ediniz" yazılı ve üzerinde otomobil resmi bulunan sarı uyarı levhaları yapıştırılmış. Kapıların alt kısmında ise yeşil raflara market ürünleri sergilenmiş. Şaka, marketin giriş kapılarında "Araç trafiğine dikkat ediniz" uyarı levhaları kullanmasının komikliğinden geliyor. Marketin kapıları içerisinde trafik olacağı, bu yüzden müşterilerin araç trafiğine dikkat etmesi gerektiği gibi bir durum söz konusu değil. Bu durum, uyarı levhalarının yerinde kullanılmadığını ve bir absürtlük yarattığını gösteriyor.

Fotoğrafta bir kapının camında asılı bir silah görüyoruz. Bu fotoğrafta yapılan espri, kapının üzerindeki silahın güvenlik amacıyla değil, süs eşyası olarak kullanıldığıdır. "Silahı koruyormuş gibi gösterilmiş, ama aslında sadece süs amaçlıymış" gibi bir cümle ile anlatılabilir. The photo shows a gun hanging on the glass of a door. The joke in this photo is that the gun on the door is used as a decorative item, not for security purposes. It can be explained with a sentence like "It is shown as if it protects the gun, but it is actually only for decoration."

Fotoğrafta, kendini bantla bir ağaca bağlamış bir adam görülüyor. Bu adamın komikliği, kendini ağaca tamamen bantlamasına rağmen ağacın arkasında bulunan bir delikten görülebilmesinden kaynaklanıyor. Yani aslında kendisini bantlama eyleminin bir anlamı yok çünkü zaten kaçış yolu açık.