Patates diyip geçmeyin :) Bir zamanlar neler olmuş neler 🙂 Destek için yorum beğenilerinizi eksik etmeyin dostlar. Keyifli okumalar 👋🏻




Kaynak

Resimde İrlanda'dan İstanbul'a giden bir yol çizilmiş. Altında ise İrlanda'lıların verimli toprakları olmasına rağmen patates kıtlığı nedeniyle göç etmek zorunda kaldıkları ve bu göçün Amerika'ya kadar uzandığı anlatılıyor. Bu espri, İrlanda'lıların patates kıtlığı nedeniyle göç etmek zorunda kalmalarına gönderme yapıyor. Göç eden İrlandalıların Amerika'ya kadar uzanan bir yolculuk yaptığını göstermek için İstanbul'u da dahil etmişler. Çünkü İstanbul ile Amerika arasında uzaklık çok büyük, bu da espriyi daha da komik hale getiriyor.

Fotoğrafta, bir masada oturan ve yemek yiyen insanların çizimi var. Bu, Hollandalı ressam Vincent van Gogh'un "Patates Yiyiciler" adlı ünlü tablosu. Fotoğraf altındaki yazı ise patates kıtlığının, 1845'te ekilen patateslerin büyük bölümünün mantar nedeniyle yok olmasına bağlı olduğunu anlatıyor. Bu kıtlık sonucunda milyonlarca insan hayatını kaybetmiş ve ülke nüfusu azalmış. Burada espri, "Patates Yiyiciler" tablosunun adı ile patates kıtlığını ilişkilendirmesi ve insanları patatesin yokluğunda nasıl beslendiklerini düşündürmesi. Görseldeki çaresiz ve üzgün ifadeli insanlar, patates kıtlığının acı sonuçlarını vurguluyor.

Resimde bir grup insanın patates hasadını mahveden **patates geç hastalığı** olarak bilinen hastalıktan dolayı telaş içinde olduklarını görüyoruz. Şaka, **patates geç hastalığı**nı **mantara bulaşma** olarak tanımlaması ve bunun **patateslerin %40'ının**, ertesi yıl ise **%100'ünün** zarar görmesine yol açtığını söylemesidir. Aslında, bu hastalık bir mantar değil, **Phytophthora infestans** adlı bir **oomycete** tarafından meydana gelir. **Oomycetes**, mantarlara benzer davranışlar gösteren ancak **algler** ile daha yakın akrabalık bağı olan bir **organizma grubudur**. Bu nedenle, şaka **patates geç hastalığı** hakkında yanlış bilgi vererek okuduğu kişiyi güldürmeyi amaçlar.

Fotoğrafta, İrlandalı bir çiftçi ve oğlunun bir tarlada durduğu bir çizim var. Çiftçinin elbiseleri yırtık ve kirli, oğlunun yüzü de açlıktan kemirimiş. Bu resim, 1840'lı yıllarda İrlanda'da patates kıtlığını temsil ediyor. İrlanda, İngiliz sömürgeciliği altında ve özellikle İngiliz toprak sahiplerinin çiftçiliğe yönlendirmesi nedeniyle patates yetiştiriciliğine bağımlı hale geldi. 1845 yılında patateslere bulaşan bir hastalık, patatesleri çürütüp insanların temel gıda kaynağını yok etti. Sonuç olarak, yüz binlerce İrlandalı açlıktan öldü ya da başka ülkelere göç etmek zorunda kaldı. Bu resim, bu trajik olayı ve İrlandalıların yaşadığı yoksulluğu ve umutsuzluğu gözler önüne seriyor.

Fotoğrafta, bir grup İrlandalı insan, dışarıda basit bir kulübenin yakınında oturmuş durumda. Resim, 19. yüzyılda İrlanda'daki büyük kıtlığın acı verici bir temsili. Şaka ise, halkın büyük çoğunluğunun İngilizce konuştuğu ancak İrlandalı insanların İrlanda dilinde konuşmaları gerektiği gerçeğiyle alay ediyor. Bu, o zamanlar İrlanda halkının İngiliz egemenliğine karşı mücadele edip bağımsız bir ülke olmayı istediklerini ve kendi kültürlerini korumaları gerektiğini vurguluyor. İşte şaka, bu bağlamda nasıl yorumlanabilir: * **"Örneğin halkın büyük çoğunluğu İrlandaca yerine artık İngilizce konuşuyordu. Felaketin ardından İrlanda halkı resmen ortadan ikiye bölünmüştü. Bir grup Britanya'ya bağlı kalmayı savunurken, bir grup da bağımsızlık çağrısı yapıyordu."** Bu satırlar, İrlanda halkının o dönemdeki durumunu hicivli bir dille anlatıyor. Bir taraf Britanya'ya bağlı kalmayı, diğer taraf ise bağımsızlık çağrısını savunuyor. Aynı zamanda, İrlanda halkının İngiliz egemenliğine karşı mücadele edip kendi kültürlerini korumaları gerektiğini de vurguluyor.

Fotoğrafta bir yığın patates var. Yazıda Osmanlı Devleti'nin İrlanda'daki patates kıtlığında yardımda bulunduğu ve kilolarca buğday yolladığı yazıyor. Bu, İrlanda'daki patates kıtlığının patateslerin küflenmesi sonucu yaşandığı ve buğdayın patates kıtlığına bir çözüm olamayacağı gerçeğine dayanarak yapılan bir mizah.

Fotoğrafta bir İrlanda haritası ve üzerinde "Patates" yazan bir kutuda patatesler var. Şaka, Aziz Patrick'in İrlanda'nın simgesi olan yoncaya benzetilerek, patatesin de İrlanda'daki kıtlığın nedeni olarak gösterilmesiyle yapılmış. İrlanda'da patatesin önemi nedeniyle, patatesin bu şekilde ilişkilendirilmesi bir hiciv olarak yorumlanabilir.

Resimde kıtlık döneminde İrlanda'da bir ailenin evinde yemek pişirmeleri tasvir ediliyor. Resmin altında ise patatesin 1845 yılında İrlanda'da neden olduğu kıtlığın ve bunun insanların göç etmesine neden olduğunu anlatan bir yazı var. Burada yapılan espri, 1845 yılında İrlanda'da yaşanan patates kıtlığının, insanların fakirlikten göç etmek zorunda kalmasına neden olmuş olmasına rağmen, resmi olarak İrlanda'nın nüfusunu %25 düşürdüğünün belirtilmesi ve "Adanın demografik, siyasi ve kültürel yapısını değiştirdi" gibi bir cümleyle bunun bir başarı olarak sunulmasıdır. Bu espri, resmi tarih anlatımlarının acı gerçekleri gizleme eğiliminde olduğunu ve tarihi kendi bakış açılarına göre yorumladığını vurgulamaktadır.


Yorumlar

"Patates diyip geçmeyin" demişsiniz de, aslında herkesin bildiği bir gerçek, patates her zaman patatestir 😂🤣 (Bu espri, tweet'in "Patates diyip geçmeyin" kısmına gönderme yaparak, aslında herkesin patatesin ne olduğunu bildiğini ve bunun bir şaka olduğunu ima ediyor.)

Patatesin hikayesini okuyup da hala patates diyebilen var mı acaba 🤔