18 Yıl Boyunca Havaalanında Yaşayan Adamın Filmlere Konu Olan İnanılmaz Öyküsünü sizler için derlemeye çalıştım.Detaylar için yana kaydırın. Daha fazla hikaye,bilgi ve haber için bizi takip edip beğenmeyi unutmayın; @sizbilindiye
Fotoğrafta, Naser adında bir adam havalimanında bir masada oturmuş sigara içiyor. Naser hastaneye kaldırılması gerektiği için havalimanından zorla çıkmıştır. Ama havalimanından çıktığına inanmak çok zordur. Çünkü fotoğrafta onun havalimanında olduğu görülüyor! Bu fotoğrafın mizahı, Naser'in havalimanından çıkamadığını ancak havalimanında olduğu görüldüğü için bir zıtlık yaratması ve bu zıtlık üzerinden gülünç bir durum oluşturmasıdır.
Fotoğrafta, havalimanında bir masada oturan ve kitap okuyan bir adam görülüyor. Adamın kitap okumaktan ve havalimanında vakit geçirmekten memnun olduğu anlaşılıyor. Yazının altındaki metinde, adamın havalimanında kalmaktan mutlu olduğu ve gitmek istemediği belirtiliyor. Bunun nedeni ise, adamın havalimanında sürekli yemek yediği ve tuvaletleri kullandığı ve etrafındaki insanları izlediği belirtiliyor. Yani adam, havalimanında vakit geçirmek için bahaneler arıyor ve aslında havalimanından gitmek istemiyor. Bu, havalimanında vakit geçirmekten keyif alan bazı insanların mizahını yansıtıyor.
Fotoğrafta, bir adam havalimanında oturmuş, etrafına bakıyor ve düşünceli bir ifadeyle sigara içiyor. Şaka ise adamın havalimanında uzun süredir mahsur kaldığını ve artık oradan çıkamayacağını düşünmeye başladığını ima ediyor. Bu, havalimanının bir "kafes" gibi olduğunu ve dışarı çıkmak için izin alınması gerektiğini vurguluyor. Ek olarak, adamın Fransız sınırları içinde olması ve Fransız insan hakları konusunda uzmanlaşmış bir avukat tarafından temsil edilmesi, "kafes" metaforunu daha da güçlendiriyor.
Fotoğrafta, havalimanında oturan ve bir pipo içen bir adam var. Adam, Belçika'ya gönderilecek belgeleri elinde tutuyor, ancak belgeler sahte olduğundan, Belçika adamın Fransa'ya girmesine izin vermiyor ve adam havalimanında mahsur kalıyor. Bu fotoğrafa eklenen yazı ise, adamın Belçika'ya belgeleri gönderdiğinde Fransız havalimanında kalabileceğini ancak belgelerin sahte olduğu ortaya çıkınca havalimanında mahsur kaldığını ve havalimanı çalışanlarının da onu delirttiğini belirtiyor. Resimdeki espri, adamın Belgika'ya gönderilmek üzere sahte belgeler hazırlayarak Fransa'dan kaçmaya çalışması ve bunun sonucunda havalimanında mahsur kalmasıdır.
Fotoğrafta havalimanında oturan ve pipo içen bir adam görülüyor. Yazı, havalimanlarının uluslararası alan olarak kabul edildiğini ve bu nedenle ülke sınırları olarak tanımlanmadığını belirtiyor. Adamın, "Nasser" isminde olduğu ve Fransızca bilmediği için havalimanında mahsur kaldığı ve ufak tefek işler yaparak geçimini sağlamaya çalıştığı söyleniyor. Fıkra, havalimanının bir ülke sınırını temsil etmediği gerçeğini kullanarak, adamın havalimanında mahsur kaldığı ve geçimini sağlamak zorunda kaldığı fikrini komik bir şekilde ifade ediyor.
Fotoğrafta bir havalimanında bekleyen bir adam oturmuş ve elinde bir pipoyla düşünceli düşünürken görüyoruz. Yazıda adamın uzun uğraşlar sonucunda Belçika'ya mülteci olduğunu gösteren belgeleri alması gerektiği ancak havalimanından yasal olarak ayrılamayacağı belirtiliyor. Adamın düşünceli duruşu ve elindeki pipo, Belçika'ya gitmek için uzun ve zorlu bir süreçten geçtiğini ve sonunda belgelere ulaşmanın zorluğunu temsil ediyor. Fotoğraf ve yazının mizahı, adamın elinde pipo ile düşünceli duruşunda yatıyor. Bu, Belçika'ya ulaşmak için uzun ve zahmetli bir yolculuk geçirdiğini ve şimdi de belki de bu süreç hakkında düşünerek "acaba bu pipoyu daha da uzun süre nasıl tutabilirim" diye düşünüyormuş gibi gösteriyor.
Resimde "Terminal" filminin başrol oyuncusu Tom Hanks'in karakteri olan Viktor Navorski'nin gerçek hayattaki ilham kaynağı olan İranlı mühendis Mehran Karimi Nasseri'nin bir havaalanında oturmuş fotoğrafı görülüyor. Şaka, Mehran Karimi Nasseri'nin "The Terminal" filminin ilham kaynağı olması ve filmde Tom Hanks'in canlandırdığı Viktor Navorski karakterinin yıllarca havaalanında mahsur kalmasıyla, gerçekte Mehran Karimi Nasseri'nin de gerçek hayatta Charles de Gaulle Havalimanı'nda 18 yıl yaşamış olmasıdır.
Fotoğrafta, İngiltere'de okuyan İranlı bir öğrenci olan Mehran Karimi Nasseri oturmuş, bir sigara tüttürüyor. Bu fotoğraf, "Terminal" adlı filmden bir sahne. Filmde Nasseri, ülkeleri tarafından vize verilmediği ve vatansız kaldığı için uzun yıllar havaalanında yaşamak zorunda kalıyor. Bu fotoğrafa eklenen esprili yazı, Nasseri'nin İran'da Şah'a karşı başlatılan protestolara katıldığı ve bunun sonucunda ülkesinden sınır dışı edildiği üzerine. Bu durum, Nasseri'nin filmdeki yaşadığı vizesiz ve vatansız kalma durumuna ironik bir göndermedir.
Fotoğrafta, İranlı bir adam olan Naserî'nin, Birleşmiş Milletler'den memleketinde yaşadığı durumu anlatarak yardım istediği ve Avrupa'da kendisine siyasi sığınma hakkı verecek bir ülke aradığı görülüyor. Naserî, Birleşmiş Milletler'in "transit alanı" olarak kabul ettiği Paris'teki Charles de Gaulle Havaalanı'nda 18 yıl yaşadı. Bu süreçte, 180 ülkeyi dolaştı ancak hiçbiri onu kabul etmedi. Naserî'nin havaalanında 18 yıl geçirmesi, çaresizliği ve sistemin insanlara karşı duyarsızlığı üzerine bir ironi oluşturur. Şaka ise, Naserî'nin havaalanında 18 yıl geçirmesiyle, yolcunun "uçak" gibi değil de "havalimanı" gibi olduğunu ortaya koymasıdır. Bu durum, Naserî'nin hayatının "transit alanı" haline geldiğini ve bir yerde "evde" hissetmediğini vurgular. Naserî'nin hikayesi, dünyanın sorunlarıyla yüzleşmekten kaçınan ve bireylerin ihtiyaçlarına cevap veremeyen bir sistemin eleştirisidir.
Fotoğrafta, 1988 yılında Fransa'ya gitmeye karar verip uçak bileti alan fakat pasaportunu unutup Charles de Gaulle Havaalanına gittiğinde sıkıntı yaşayan bir adamın karikatürü bulunmaktadır. Bu espri, günümüzde pasaport olmadan seyahat etmenin imkansız olmasına rağmen, eski yıllarda insanların pasaport olmadan da seyahat edebildiğine ve bu durumun ne kadar zorlu olabileceğine dikkat çekmektedir.
Adamın hikayesi kadar ilgi çekici olan şey, bunun bir haber konusu olması. 🤣
Bu adamı havalimanı personeli resmen evlat edinmiş anlaşılan. 🤔