Mini bir hikaye.İyi okumalar 👋🏻 Daha fazla hikaye,bilgi ve haber için bizi takip edip beğenmeyi unutmayın; @sizbilindiye




Kaynak

Fotoğrafta, şapkalı ve sakallı yaşlı bir adam, elinde eski bir cep saatiyle görünüyor. Resimdeki espri, yaşlı adamın oğluna "bu saati bana büyükbaban verdi. 200 yıldan eski bir saat... ancak bunu sana vermeden önce bir iki şey yapmanı istiyorum..." diyerek başlamasından geliyor. Yaşlı adamın 200 yıllık saati nasıl elde ettiği ve büyükbabasının kendisinden ne kadar önce yaşamış olması gerektiği sorularını akıllara getiriyor. Espri, 200 yıllık bir saatin nasıl elde edilebileceği ve yaşlı adamın büyükbabasının zamanında yaşayan biri olması imkansızlığına dayanıyor. Bu durum, abartılı bir şekilde "gerçek" bir aile hikayesini gülünçleştirerek komik bir etki yaratıyor.

Fotoğrafta şapkalı, sakallı yaşlı bir adam görülüyor. Adamın elinde saat var. Yazıda adamın oğlunun ona eski bir saat verdiğini, bunun için babasına 5 dolar verdiğini söylüyor. Babası bunun karşılığında oğluna 5 dolar veriyor ve ona müzeye gidip saat hakkında bilgi edinmesini söylüyor. Oğul müzeye gidiyor ve saatin 1 milyon dolar değerinde olduğunu öğreniyor. **Fıkra, babanın oğlunu kandırmasına ve onu 5 dolarla müzeye göndermesine dayanıyor.**

Fotoğrafta siyah beyaz bir şekilde yaşlı bir adam görünüyor. Adamın şapkası var ve ciddi bakıyor. Fotoğrafın altında, "Ve baba oğluna derki; DOĞRU YER SENİN DEĞERİNİ BELİRLER... Doğru olmayan bir yerdeysen ve değerli hissetmiyorsan buna üzülme... Senin değerini kim biliyor seni taktir ediyorsa orası senin için doğru yerdir... Senin için doğru olmayan yerde kalma ! KENDİ DEĞERİNİ BİL! Sizler değeriniz ne kadar biliyorsunuz? " yazıyor. Bu bir espri değil, fakat yaşlı adamın sözlerinde bir bilgelik var. Bize kendimizi doğru yerde değerli hissetmemiz gerektiğini hatırlatıyor.


Yorumlar

Henüz bişi yazılmamış