comment şelalesi 89201

Fotoğrafta, bir tabakta yin-yang sembolü şeklinde sunulmuş, yarısı pilav yarısı fasulye yemeği var. Alttaki mesajda ise "Her kurunun içinde biraz pilav her pilavın içinde biraz kuru vardır" yazıyor. Burada yapılan espri, yemeğin görüntüsüyle, yiyecekler arasında yapılan eşitlik karşılaştırılmasına bir göndermedir. Yin-yang sembolüyle yapılan sunum, yemeğin aslında zıt iki unsurun bir araya geldiğini ve dengeli bir şekilde sunulduğunu ima ederken, mesaj bu iki unsurun, pilavın kuru ve fasulyenin sulu olması gibi, iç içe geçtiğini ve aslında birbirinden ayrılamaz olduğunu ifade ediyor.

Fotoğrafta Jon Snow karakterinin oyuncusu Kit Harington'un beyaz peruk taktığı bir sahnenin arkası fotoğrafı var. Alttaki yorumda ise "Aynı halası" yazılmış. Burada espri, Kit Harington'un beyaz peruk takmasının, ona Jon Snow'un annesi "Lyanna Stark"'a benzettiği, bunun da Jon Snow'un halası olduğu anlamına geldiği üzerine kurulu.

Fotoğrafta ekmek biçiminde, sırt üstü yatmış bir köpek var. Köpeğin poposu ekmeğin alt kısmını temsil ediyor. Bu komik görüntünün altındaki yorum, "bilgehandinc Köpekler insanın en iyi tostudur" şeklinde. Bu yorumun esprili yanı, köpeğin ekmeğe benzetilmesi ve onun insan için bir "tost" gibi görülebileceği fikridir. Yani bu, bir insanın köpeği yiyebileceğini ima eden, absürt bir espridir.

Fotoğrafta bir tahıl tarlası ve tarlanın içindeki üç köpek balığı yüzgeci görünüyor. "enesguler.7 Shark görevi çıkmış." yorumu, köpek balıklarıyla ilişkilendirilmeyen bir konuda (tahıl tarlası) görev çıkması durumunu esprili bir şekilde ifade ediyor. "Shark görevi çıkmış" sözü, denizde veya suyla ilgili işlerle ilişkilendiriliyor. Bu nedenle, yorumdaki espri, köpek balığı yüzgeçlerinin tahıl tarlasında olmasıyla, görevin beklenmedik bir yerde çıkması arasındaki uyumsuzluğu vurguluyor.

Fotoğrafta kırmızı ve beyaz renkte Osmanlı şapkası giymiş ve okul sırasına oturmuş bir genç görülüyor. Genç dikkatsiz ve dalgın bir şekilde görünüyor. Altta ise "yun1ksu Viyana seferine büyük topları getirmeyi unutunca ben" yazan bir yorum bulunuyor. Bu paylaşımın espri konusu, Osmanlı İmparatorluğu'nun Viyana seferlerine yaptığı büyük topları ve bu seferlerin başarısız olmasının sebeplerinden birisinin de hazırlık eksiklikleri olduğu gerçeğine dayanıyor. Yorumda "yun1ksu" adlı kullanıcının Viyana seferine büyük topları getirmeyi unutması, genç adamın Osmanlı şapkasıyla okul sırasına oturmuş halini, genç adamın dikkatsiz ve hazırlıksız halini sembolize ediyor. Bu durum Osmanlı İmparatorluğu'nun Viyana seferlerindeki hazırlık eksikliklerine ve başarısızlıklarına ironik bir şekilde gönderme yapıyor.

Fotoğrafta, beyaz bir elbise ve şapka giymiş bir adamın, yeşil bir çimde, bir şezlongda oturmuş, sigara içtiği görülüyor. Elbisenin detayları ve adamın tavrı, onun din adamı olduğunu ima ediyor. Ancak adam, sigara içmesi ve rahat tavırlarıyla klişe bir din adamı imajını bozuyor. Bu fotoğrafta, din adamlarının genellikle ciddi ve kutsal olarak algılanmalarına rağmen, normal insanların günlük yaşamlarında yaptıkları gibi keyifli anları da olabileceği mizahı işleniyor.

Fotoğrafta, bir adam tahtadan yapılmış bir yatak çerçevesine bağlı olarak, elleri çivi ile sabitlenmiş şekilde yatıyor. Arka planda ise yine tahtadan yapılmış bir sandalye ve başka bir sandalye görünüyor. Şaka, adamın iş bulamadığı ve zor durumda olduğu için bu yatağa kendisini bağladığı, ancak bunun bir iş bulmasına yardımcı olmayacağı, hatta onu daha da kötü bir duruma sokacağı şeklinde yorumlanabilir. Fotoğrafın komik olan tarafı, adamın zor durumunu "iş bulmak için" yatağa bağlanmış olarak göstermesi ve bunun bir çözüm olacağına inanmasıdır.

Fotoğrafta Papa ve etrafında onu bekleyen insanlar var. Papa, kırmızı bir Ferrari'nin önünde duruyor. Alttaki yorumda, "sayıct Papa akü yok" yazıyor. Şaka, Papa'nın zenginliğini ve lüks bir araba kullanmasıyla bilindiğini, fakat yorumdaki kişi Papa'nın araba kullanmak için aküsü olmadığını söyleyerek, bunu nükteli bir şekilde ele alıyor. Papa'nın aslında araba kullanması gibi bir alışkanlığı yok. Bu sadece bir nükteli yorum.

Resimde bir kızın ayağında yüksek topuklu ayakkabı ve kırmızı bir çorabı görüyoruz. Çorap üzerinde Beşiktaş'ın logosu var. Kızın altına yazılan yorumda, çorabın Beşiktaşlı olması ile deri ayakkabı arasında bir çelişki yaratılarak, "bu deri yapay mı" şeklinde bir espri yapılmış. Beşiktaşlılar çoğunlukla deri ayakkabı yerine spor ayakkabı giydikleri için, kızın deri ayakkabı giymesi Beşiktaşlı olmadığına dair bir espri olarak algılanıyor.

Fotoğrafta kafasına metal bir çan takılmış ve kafesi içinde duran bir papağan görünüyor. Papağanın bakışları ve çan nedeniyle komik bir ifadeye sahip. Şaka, papağanın kafasına takılı çanın, sanki papağanın kendisini "idam edilmek üzere" bekliyor gibi bir imaya sahip olmasından kaynaklanıyor. "Yeşil yol idam sahnesi" yazısı da bu espriyi güçlendiriyor.