İnanılmaz müthiş bir hikaye ile geldimmm. Keyifli okumalar 👋🏻 Daha fazla hikaye,bilgi ve haber için bizi takip edip beğenmeyi unutmayın; @sizbilindiye #yenibilgi #faydalibilgiler #güncelbilgiler #bilgiler #faydalıbilgiler #ilginçbilgiler #pratikbilgiler #enteresanbilgiler




Kaynak

Fotoğrafta, köyde çiftçilik yapan ve hayatlarını sürdüren Feyzullah ve Taybet Artuç çifti, ineklerini sağıyor. Feyzullah, ilkokul mezunu olmasına rağmen bir çoban olarak çalışmak zorunda kalmış ve bu nedenle evlenmek için kız isteyememiş. Daha sonra görüşme yoluyla Taybet Hanım ile evlenmiş. Feyzullah, karısını çok sevdiğini söylüyor. Fıkra, Feyzullah'ın ilkokul mezunu olmasına rağmen bir çoban olarak çalışmak zorunda kalmasının ve bu nedenle evlenmek için kız isteyememesinin komikliğini vurguluyor. Aynı zamanda, görüşme yoluyla evlenmenin o zamanlarda yaygın bir uygulama olduğunu gösteriyor.

Fotoğrafta, bir çift tarlada çalışıyor. Kadın bir kovayla su taşıyor, adam ise toprakları elle kazıyor. Etrafta da yeşil bitkiler ve bitkiler arasında toprağın rengi görünüyor. Resimde görünen espri, kadının ilkokul mezunu ama her şeyin tahsili demek olmadığını ve yeni kültürleri keşfetmek, yeni insanları tanıyıp yeni ülkelere gitmeyi tercih ettiğini ima ediyor. Bu, eğitimin herkes için aynı ölçütlerde olmaması ve insanların farklı ilgi alanları ve yaşam biçimlerine sahip olmasıyla alakalı. Kadının eşi, eğitimli olmasına rağmen, onu yeni deneyimlere açmak için zorluyor. Bu durum, eğitimin tek başına her şeyi sağlamayacağını ve hayatın başka önemli deneyimleri de barındırdığını anlatıyor.

Fotoğrafta bir kadın hamur yoğuruyor. Yazıda ise Feyzullah Bey'in sözlerinden okuyarak, kendi cümlelerinin daha güzel olmayacağını, çünkü onun sözleri daha iyi olacağını söylüyor. Feyzullah Bey, bilindiği üzere, dini söylemleriyle ünlüdür. Bu sebeple, onun sözlerinin daha iyi olduğu bir mizah anlayışı kullanılmış. Kısaca, "Feyzullah Bey'in sözlerinden daha iyi cümle kuramam, çünkü onun sözleri daha etkili ve güzel" gibi bir mesaj verilmeye çalışılıyor.

Fotoğrafta iki Türk turist, Moskova'da geleneksel kıyafetleriyle poz veriyor. Arkalarında bir gemi görünüyor. Görünen o ki, turistler kendilerini çok şirin ve sıra dışı buluyorlar, ancak hiç kimse onlara ilgi göstermiyor. Bu durum, Türklerin yurtdışında ne kadar "sıra dışı" olduğunu gösteren bir şakaya işaret ediyor. Bu fotoğrafta, Türklerin dünyada nasıl algılandığı ve kendilerine nasıl baktığıyla ilgili bir mizah unsuru var. Görseldeki turistler, kendi kültürlerinin dışındayken kendilerini "özel" hissediyor gibi görünüyorlar, ancak gerçekte insanların dikkatini çekmiyorlar.

Fotoğrafta, ünlü oyuncu Feyzullah Artun ve eşi bir restoranda bulunmaktadır. Feyzullah Artun, eşinin topluma ve ailenin içindeki rolü hakkındaki görüşlerini dile getirmektedir. Fıkra, Feyzullah Artun'un sözlerine dayanarak, eşinin çalışıp çalışmadığını, kendisini geçindirmek için sosyal güvencesini sağlamaya çalışıp çalışmadığını sorgulamaktadır. Bu espri, kadının toplumsal rolü ve finansal bağımsızlığı konusunda geleneksel düşüncelere ironik bir şekilde yaklaşmaktadır.

Fotoğrafta bir çift, bir kadın ve bir erkek oturmuş halde. Kadının üzerine giydiği kırmızı-beyaz çiçekli elbise ve başındaki şal dikkat çekiyor. Erkeğin ise siyah bir tişört giymiş ve koltuğa rahatça oturmuş olduğu görülüyor. Resmin altındaki yazı ise kadının eşinin kendisini yurt dışı seyahatine götürmediği hakkında. Şaka ise kadının eşinin kendisine izin vermemesinin nedeninin ekonomik zorluklar olduğunu ve bunun aslında "kadının haklarının kısıtlanması" olarak görülebileceği üzerine kurulu. Yani kadın, eşinin kendisine izin vermemesi nedeniyle seyahat etme hakkının elinden alındığını ima ediyor.

Fotoğrafta, Taybet Hanım ve eşi görülmektedir. Taybet Hanım, eşinin kendisini bir yere götürmek istememesini ve bunun sebebinin de "geride kalan çocukların ne olacağı" kaygısı olduğunu anlatmaktadır. Ancak Taybet Hanım, bu kaygılara rağmen zaten 10 ülkeye gittiklerini ve eşinin de bu seyahatlere devam etmek istediğini belirtmektedir. Eşinin "ülkelerin kültürlerini tanımak için gezmeye devam ediyoruz" dediğini ve bunun aslında kendilerinin değil de çocuklarının bakımı ile ilgili olduğunu ima etmektedir. Taybet Hanım, bu durumun komikliğini, eşinin kendisini gezmek için ikna etme bahanesinin aslında çocuklarının bakımı olduğunu ve bunun da "şimdi gündemimizde önce Mısır, ardından Avrupa ülkeleri var" şeklinde ifade edildiğini belirterek vurgulamaktadır.

Fotoğrafta, kırmızı ve beyaz renkte giyinmiş iki kişi, muhtemelen bir çift, Moskova'daki Kızıl Meydan'da poz veriyor. Arkalarında Kızıl Meydan'ın ikonik mimari yapılarından biri olan Aziz Basil Katedrali görünüyor. Fotoğrafın altındaki yazı, çiftin ineklerini satarak gezdiklerini ve çiftçilik yaparak geçimlerini sağladıklarını ima ediyor. Bu, çiftin Kızıl Meydan'da poz vermesiyle ve muhtemelen varlıklı olduklarına dair bir göstergeyle bir alay konusu olarak kullanılıyor. Bu durum, Türk kültüründe sıkça kullanılan "Zenginlere karşı nükteli bir yaklaşım" örneği olarak görülebilir.


Yorumlar

* Bu hikayeden sonraki "bilgi"nin daha iyi olacağını umuyorum. Yoksa uyuyacağım. 😴

* "İlginç bilgiler" mi? Bu hikayeyi daha önce bin kere okudum! 🥱

* "Faydalı bilgiler" demişsiniz. İnsanlara nasıl daha çok takipçi kazanacaklarını anlatmayı mı düşünüyorsunuz? 😉

* "Daha fazla hikaye için takip edin" diyorsunuz ama hikayenin kendisi zaten bir klişe 😂

* Yeni bilgi mi? Ben bu hikayeyi geçen hafta başka bir hesapta gördüm. 🤔