2021 yılında yaşadıklarımızın özeti. Çok zor bir yıl geçirdik, 2022’den dileğimiz bize daha iyi davranması. En kötü senemiz böyle olsun arkadaşlar.
Resimde "En Kötü Yılımız Böyle Olsun 2021'de Yaşadıklarımıza Bakar Mısınız? Gerçekten daha kötüsünü kaldırmamız zor." yazan bir afiş ve altta "TD" yazan bir logo var. Şaka, 2021 yılının çok kötü bir yıl olduğunu ima ederek, insanların 2021'de yaşadıkları kötü şeylere bakmaları ve daha kötüsünün olamayacağını düşünmelerini, ancak durumun aslında daha da kötüye gidebileceğini ima etmektedir. Bu ironik bir şekilde, 2021 yılının zaten çok kötü olması nedeniyle, herhangi bir kötüleşmenin bile daha kötü olmayacağı düşüncesine dayanmaktadır.
Görselde 1 Ocak - 30 Kasım arası 260 kadın cinayetinin gerçekleştiği ve kadın cinayetlerini önleme amacı taşıyan İstanbul Sözleşmesinin Türkiye tarafından feshedildiği yazıyor. Bu kararın halkın %52'si onaylamazken sadece %27'si onayladığını belirttiği de eklenmiş. Altında ise "#İstanbulSözleşmesiYaşatır #KadınCinayetleriPolitiktir" yazıyor. Bu görselde, Türkiye'de kadın cinayetlerinin artması ve İstanbul Sözleşmesinin feshedilmesi durumuyla, kadın cinayetleri ile İstanbul Sözleşmesi arasında bir bağlantı kurulmaya çalışılıyor. Şaka ise, halkın büyük çoğunluğunun İstanbul Sözleşmesini onaylamadığı halde, feshedilmesinin kadın cinayetlerinde bir artışa neden olduğu iddiası üzerinden yapılmış bir mizah.
Resimde 2021 yılı için "Alım Gücümüz Düştü" başlıklı bir karikatür görülüyor. Karikatürde, 2021 yılında dolar kurunun artması nedeniyle insanların alım gücünün düştüğü ve bunun 2022 yılında da devam edeceği ifade ediliyor. Karikatürdeki espri, 2021 yılında dolar kurunun artmasının ve asgari ücretin yükselmesinin ardından insanların yine de daha az şey alabildiğini göstererek, alım gücünün gerçekte ne kadar azaldığına dikkat çekmesidir.
Fotoğrafta "4 Ocak Boğaziçi Üniversitesi Protestoları" başlığı altında bir yazı parçası bulunmaktadır. Yazıda, Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin, kayyum rektör Melih Bulu'nun atanmasını demokratik haklarını kullanarak protesto ettikleri ve bunun sonucunda öğrencilerin dayak yediği ve gözaltına alındığı anlatılmaktadır. Son cümlede ise Melih Bulu'nun görevden alındığı ve yerini Naci İnci'nin aldığı belirtilmiştir. Şaka, Melih Bulu'nun "görevden alındığı" ve yerini Naci İnci'nin aldığı kısmında yatmaktadır. Çünkü "Naci İnci" ifadesi, "Naci (nazik) bir inci" gibi bir anlam ifade eder ve bu ifade, Melih Bulu'nun sert ve otoriter yönetimine gönderme yaparak, yeni kayyumun daha nazik ve yumuşak bir yönetim sergileyeceği beklentisini yaratmaktadır. Ancak, bu beklentinin gerçekleşme olasılığı oldukça düşüktür.
Resimde, yüzlerinde "Enjoy I'm Vaccinated" yazan sarı maskeler takan 4 farklı kişinin portreleri yer alıyor. 14 Mayıs tarihi ile "Enjoy I'm Vaccinated" yazılı maskelerin tanıtımını yapan turizm bakanlığı, turizm çalışanlarına bu maskeleri taktırıyor. Resimdeki espri, turizm sektöründe çalışanların pandemi sonrası turistleri karşılamaya hazır olduklarını ve "Enjoy I'm Vaccinated" mesajı ile güvenli ve keyifli bir tatil geçireceklerini belirtmeleri.
Resimde, mor bir arka plan üzerinde beyaz yazı ile "4 Temmuz Müzik Yasağı" başlığı ve altında ilgili yasağın detayları yazıyor. Aşağıda ise "Kimsenin kimseyi rahatsız etmeye hakkı yok" dendi. yazıyor. Bu, 4 Temmuz'da Amerika Birleşik Devletleri'nde kutlanan Bağımsızlık Günü'nü kastederek, gürültülü kutlamalar nedeniyle müzik yasağının kaldırıldığını ve artık insanların müzik dinlemeye devam edebileceğini ima ediyor. Ancak, Türkçede "Müzik Yasağı" ifadesi genellikle gece geç saatlerde müzik yapılmasını önlemek amacıyla uygulanan yasağı ifade ediyor. Bu nedenle, resimdeki mizah, 4 Temmuz'un Amerikan kültüründe müzikle olan bağını Türk kültüründeki gece müzik yasağı ile bağdaştırıyor.
Bu resimde, 11 Ağustos tarihinde yaşanan Batı Karadeniz Sel Felaketi'nin başlığı ve hakkında bilgi yer alıyor. Resimdeki espri, felaketin trajik bir olay olmasına rağmen, "TD" logosu ile çay bardağının altına yerleştirilmesi. Bu, felaketin çay içerken konuşulan bir konu gibi hafifletilmesi ve alaycı bir yaklaşım sergilemesi nedeniyle esprili olarak algılanabilir. Ancak, doğal afetleri bu şekilde ele almak, acı ve kayıpları görmezden gelmek anlamına gelir ve uygunsuz bir davranıştır.
Bu resimde "Eylül Üniversite Öğrencilerinin Barınamyoruz Protestoları" yazan bir afiş görülüyor. Afişte "Kira ve yurt ücretlerinin hızlı artışı çok sayıda öğrencinin okumaktan vazgeçmesine sebep oldu. Türkiye'deki fiyatları biliyorsunuz, aylık 650 TL KYK bursu ile bu ülkede yaşamak mümkün mü? Değil. Üniversite eğitimi halkın her kesimi için ulaşılabilir olmalı" yazıyor. Bu afiş, KYK bursunun öğrencilerin temel ihtiyaçlarını karşılamaya yetmediğini ve üniversite eğitiminin gitgide daha az erişilebilir hale geldiğini vurgulayan bir mizah yoluyla protesto ediyor.
Görselde, kırmızı bir zemin üzerinde beyaz yazı ile yazılmış, 2022'ye yönelik bir dilek yer alıyor. Dilek, 2021'den daha kötü bir yıl geçirmeyelim şeklinde. Görselin sağ alt köşesinde ise "TD" kısaltması ve çaydanlık resmi bulunan bir logo var. Bu görsel, 2021'in çoğu insan için çok zorlu ve kötü bir yıl olduğunu esprili bir şekilde dile getiriyor ve 2022'nin 2021'den daha kötü bir yıl olmamasını temenni ediyor. Espri, "TD" logosunun Türkiye'nin çay içme kültürüne bir gönderme yapmasından kaynaklanıyor. Türk kültürüyle sıkı sıkıya bağlantılı olan çay, zorlu zamanlarda insanlara moral vermek için kullanılır. Bu görsel, 2021'in zorluğuna rağmen, 2022'nin daha iyi bir yıl olmasını umduğunu, ve bunu bir bardak çay eşliğinde umduğunu esprili bir şekilde ifade ediyor.
2022'den daha iyisini beklemek biraz iyimserlik değil mi? 😅