Sokak hayvanları sahipsiz değil. Suçlular da onlar değil. Lütfen bu yanlış ve merhametsiz yaklaşımdan vazgeçin. Hayvanlarımızı işkence dolu bir yaşama mahkum etmeyin. #sokakhayvanlarısahipsizdeğil @changetr deki Barınak Çare Değil kampanyasına imzalayarak destek olabilirsiniz: http://change.org/barinakcaredegil Kaynaklar: Belediyelerin görevleri konusunda @hakim_komite nin içeriğinden faydalandık. Son görselin yaratıcısı @ihsancanitez


Sokak Hayvanları Sahipsiz Değil! Ülkemizdeki barınakların koşulları içler acısı. Hayvanlarımızı bu barınaklara hapsetmeyin. TD Hayvanlar Suçlu Değil Köpeklerini saldırgan bir şekilde eğiten, saldırma komutu veren ‘insanlara’ caydırıcı cezalar verilmiyor. Bunun sonucunda mantıksız genellemeler yapılıyor ve cezasını hayvanlarımız çekiyor. İnsanların merhametsizliğin cezasını hayvanlarımız çekmemeli. Belediyelerin Gerçek Görevi Ne? Belediyelerin görevi hayvanları tedavi edip, kısırlaştırıp, aldığı yere geri bırakmaktır. Belediyeler bağ

Resimde, sokak hayvanları "sahipsiz değiller" mesajını iletmek için çeşitli ırklardan köpekler bulunuyor. Köpekler, barınaklar yerine sevgi dolu evlerde yaşamaya hazır olduklarını gösteren sevimli ve mutlu yüz ifadeleri sergiliyorlar. Bu görsel, barınakların çoğu zaman yetersiz koşullara sahip olduğunu ve hayvanların bu koşullarda acı çektiğini vurgulayan bir şaka yapıyor. Köpeklerin mutlu ve sağlıklı olması için gerçek bir yuva ve sevgiye ihtiyaçları olduğu mesajını iletiyor.

Resimde beş farklı cins köpek var. Hepsi de sevimli ve mutlu görünüyor. Resmin altında ise "Hayvanlar Suçlu Değil" başlığıyla, köpeklerin saldırgan bir şekilde eğitildiği, saldırma komutu verildiği ve bunun için caydırıcı cezalar verilmediği vurgulanıyor. Resmin altındaki yazı, saldırganlığın köpeklerin kendi doğal davranışlarından değil, insan eğitimi ve ihmali nedeniyle kaynaklandığını anlatıyor. Bu şekilde, resim, köpeklerin davranışlarının genellikle kendilerine değil, insanlara atfedilmesi gerektiğini, insanlara hayvanların suçu olmadığını ve onları cezalandırmanın yanlış olduğunu hatırlatıyor.

Resimde, "Belediyelerin Gerçek Görevi Ne?" başlığı altında, belediyelerin sokak hayvanlarını toplayıp barınaklara götürmesiyle ilgili bir espri var. Espri, belediyelerin sokak hayvanlarını toplamasının aslında hayvanların iyiliği için değil, onları bir "geçici bakım evi" olarak adlandırılan barınaklara kapatmasıyla alakalı. Bu durum hayvanlar için bir işkence olarak gösteriliyor. Resimde, sevimli köpeklerin barınakta zor durumda kalmış gibi tasvir edilmesiyle bu ironi vurgulanıyor. Espri, belediyelerin sokak hayvanlarına karşı gerçek bir çözüm sunmak yerine sadece sorunu kapatmaya çalıştığını ima ediyor.

Resimde, "Sokak Hayvanları İçin Çözüm Ne?" başlığı altında bir mesaj yer alıyor. Mesajda, sokak hayvanlarının kısırlaştırılmasıyla popülasyonun azaltılması gerektiği, belediyelerin bu görevi yerine getirmediği, ancak kentsel dönüşümle zor koşullarda yaşamaya mahkum olan hayvanlarımızın da sevgi, tedavi ve beslenme ihtiyaçlarını karşılamamız gerektiği belirtiliyor. "Çözüm kesinlikle onları kafese kilitleyerek işkence etmek değil." yazısı, sokak hayvanları için çözümün sadece kısırlaştırma olmadığını ve onlara bakmamız gerektiğini vurguluyor. Resmin alt kısmında, hayvanları sevgiyle kucaklayan farklı cins köpeklerin karikatürleri bulunuyor. Bu karikatürler, mesajı destekleyerek hayvanları sevgiyle kucaklamamız gerektiği mesajını güçlendiriyor. Resimdeki espri, sokak hayvanları için "çözüm" olarak sunulan kafese kilitleyerek işkence etmenin, aslında sorunu daha da kötüleştireceği ve hayvanlara karşı etik olmayan bir yaklaşım olduğu gerçeğinin ironik bir şekilde sunulmasında yatmaktadır.

Resimde, kirlenmiş bir gezegeni izleyen iki hayvan (bir kedi ve bir köpek) var. Köpeğin ağzından çıkan baloncukta "gerçekten fazlalık biz miydik?" yazıyor. Resimdeki espri, insanların gezegeni kirletme konusunda aşırıya kaçtığını ve bunun sonucunda doğanın kendilerini sorgulamaya başladığını gösteriyor.