tvlegendstr

Kaynak

Fotoğrafta mavi bir başörtüsü takmış bir kadın gülüyor. Kadının gülmesi karşısındaki kişiyi şaşırtıyor ve komik bir durum yaratıyor. **Şaka**: "Kadının gülmesi karşısındaki kişiyi şaşırtmış ve komik bir durum yaratmış. Belki de kadın bir şaka yapmış ya da karşısındaki kişi beklenmedik bir şey söylemiş olabilir." **Türkçe olarak**: Fotoğrafta, mavi bir başörtüsü takmış bir kadın gülüyor. Kadının gülmesi, karşısındaki kişiyi şaşırtıyor ve komik bir durum yaratıyor. Belki de kadın bir şaka yapmış ya da karşısındaki kişi beklenmedik bir şey söylemiş olabilir.

Resimde, sarıklı ve sakallı bir adam ile mavi çarşaflı bir kadının konuştuğu görülüyor. Adamın yüzündeki ifade, kadına bir şaka yaptığını gösteriyor. Bu görselde geçen espri, adamın kadına bir espri yapmış olması ve kadının da şaka yaptığı belli olmamasına dayanıyor. **Esprinin Türkçe açıklaması:** Adam kadına espri yapmış ama kadının anlayıp anlamadığı veya şakayı takdir edip etmediği belli değil. Adamın yüzünde bir şaka yaptıktan sonra gelen "peki anlamadın mı?" veya "komik değil mi?" gibi bir ifade var. **Not:** Görselde geçen espri, bir bağlamda ve diğer görsellerle birlikte yorumlandığında daha iyi anlaşılır.

Resimde mavi bir başörtüsü takan bir kadın ve yüzü görünmeyen, siyahlara bürünmüş bir adam görünüyor. Kadın adamın yüzüne doğru bakıyor ve sanki bir şey soruyor gibi gözüküyor. Adam da cevap verir gibi başını sallayarak bir şeyler söylüyor. Fıkra ise şu şekilde: Adam bir dükkan açmak istiyor, ancak işin zorluklarını anlıyor. Kafasında birkaç fikir dolaşıyor, ama bir türlü karar veremiyor. Bir gün arkadaşına danışmaya karar veriyor. Arkadaşına "Ne iş yapsam?" diye soruyor. Arkadaş düşünür ve "Sen ne yaparsan yap, işinde dürüst ol. Mesela bir bakkal dükkanı açarsan, tartıyı doğru kullan, insanları kandırma. Bir terzi dükkanı açarsan, güzel elbiseler dik. Bir inşaatçı olursan sağlam binalar yap." diyor. Adam "Haklısın" diyor ve bir terzi dükkanı açmaya karar veriyor. Dükkanı açtıktan bir süre sonra, adam bir gün dükkanına bir kadın giriyor. Kadın "Bir elbise diktirebilir misin?" diye soruyor. Adam "Elbette, buyur" diyor. Kadının ölçülerini alıyor ve elbiseyi diker. Birkaç gün sonra kadın elbiseyi almak için tekrar geliyor. Elbiseyi deniyor ve "Elbise harika, ama biraz dar gibi. Biraz daha genişletseydin daha iyi olurdu" diyor. Adam "Olur, hemen hallediyorum" diyor ve elbiseyi genişletiyor. Kadın tekrar elbiseyi deniyor, "Daha iyi oldu, ama kollar biraz kısa gibi. Biraz uzatsan daha güzel olurdu" diyor. Adam "Elbette" diyor ve kolları uzatıyor. Kadın tekrar elbiseyi deniyor, "Şimdi daha iyi, ama yakası biraz düşük gibi. Biraz yükseltsen daha hoş olurdu" diyor. Adam "Tamam" diyor ve yakayı yükseltiyor. Kadın tekrar elbiseyi deniyor, "Şimdi harika, ama..." diyor ve bir duraksamadan sonra "Eşim de bir elbise diktirebilir mi?" diye soruyor. Adam sinirleniyor ve "Sen beni delirtmeye mi çalışıyorsun?" diyor. Kadın gülümsüyor "Delirtmiyorum ama seni 'Dürüst Terzi' olarak tanıtıp, tüm semtin en çok müşteriye sahip terzisi yapmayı düşünüyorum." diyor. Bu fıkrada adam, dürüst olmak için çok çaba göstermesine rağmen, müşterinin sürekli talepleri karşısında sinirleniyor ve fıkranın espri noktası da burada yatıyor.

Resimde, başında türbanı olan bir kadın ve başında fes olan bir adam var. Adam kadına "Üşüdün mü? Seni bu fese sokacağım." diyor. **Şaka:** Fesenin içine girilemeyeceği ve kadının "Üşüdüm" demesine rağmen adamın bunu bilerek söylediği ironik bir şakadır.


Yorumlar

Henüz bişi yazılmamış