Some Turkish words just make so much sense 😁 And these are only parts of our head, there’s much nore. They should just import these to English. 😊
Dilimizdeki bazı kelimeler gerçekten fazla mantıklı 😁
#learnturkish #ingilizcekelimeler #ingilizceöğren #ingilizce #türkçe
Resimde "eye baby" yazıyor ve bunun Türkçe karşılığı "göz bebeği" olduğu belirtiliyor. Altında "pupil" yazıyor ve bu da göz bebeği anlamına geliyor. Bu resimde şaka, "eye baby" İngilizce bir ifadeyken, Türkçede "göz bebeği" kelimesinin hem gözün bir parçası hem de bebeğin bir metaforu olarak kullanılabilmesinden kaynaklanıyor. Bu da Türkçeyi konuşan kişilerin "göz bebeği" kelimesini duyduklarında ilk olarak bebeği düşünebileceği ve bunun "eye baby" ile ilişkilendirilebileceği anlamına geliyor.
Resimde "küçük dil" kelimesinin anlamını açıklayan bir kart var. Kartta "küçük dil" kelimesinin "epiglottis" anlamına geldiği söyleniyor. Bu, Türkçede "küçük dil" kelimesinin "epiglottis" anlamına geldiği ve bu da "küçük dil" kelimesinin komik bir şekilde kullanıldığını gösteren bir espri.
Resimde "kafatası" kelimesinin "head bowl" olarak çevrilmiş bir örneği görülüyor. Bu, Türkçedeki kelimelerin doğrudan İngilizceye çevrilmesinin komik sonuçlar doğurabileceğini gösteren bir şaka. "Kafatası" kelimesi İngilizce "skull" anlamına gelir ve "head bowl" ifadesi ise bu anlamı tam olarak yansıtmaz.
Resimde "Diş Eti" yazısı, "teeth flesh" ve "gums" olarak çevriliyor. Bu, "diş eti" kelimesinin doğrudan çevirisinin komik bir şekilde anlamsız olduğunu gösteren bir Türkçe kelime oyunu.
Resimde "burun deliği" anlamına gelen "nose holes" yazısı ve altında "burun deliği"nin Türkçe karşılığı "nostril" yazılmış. "Nose holes" Türkçede direkt çeviri olarak kulağa komik geliyor. Resimdeki espri, "nose holes" ifadesinin İngilizce'de "burun delikleri" anlamına gelmesine rağmen, Türkçede "burun deliği" ifadesi genellikle tekil olarak kullanılır ve "nose holes" gibi çoğul ifade kullanılmadığı için komik bir duruma yol açar.
Resimde, "Küçük Badem" başlığı altında, Türkçede bademciğin anlamına gelen "küçük badem" anlamına gelen "bademcik" kelimesi gösteriliyor. Bununla birlikte, resimde bademciğin bir bademden değil de bademciğin bir insan vücudunda bulunan bir organ olduğu anlaşılıyor. Bu da Türkçede "bademcik" kelimesinin anlamını değiştirmekle ilgili bir espri yaratıyor. Resimdeki espri, kelime oyunu ve kelimelerin çakışmasından kaynaklanıyor. "Bademcik" kelimesi, hem bir bademe hem de bir insan vücudunda bulunan bir organa benzetilebilir. Resimde, "bademcik" kelimesi bir badem olarak gösterilmiş ancak aslında bir insan vücudunda bulunan bir organ olan bademciği temsil etmektedir. Bu da kelime oyunuyla ilgili bir espri yaratıyor.
Resimde bir kadın var ve vücudunun farklı kısımları Türkçede söylendiği gibi yazılıyor. Bunun komik yanı, bu kelimelerin günlük hayatta kullanılan anlamlarıyla vücut parçalarının anlamları arasında bir bağlantı kurulamaması. Örneğin "kafa" yerine "kafa çanağı" daha uygun bir kelime olurdu ama "kafa çanağı" denilmemiş ve bunun yerine günlük dilde kullanılan "kafa" kelimesi yazılmış. Bu durum diğer kelimeler için de geçerli. "Göz bebeği" yerine "göz", "diş eti" yerine "diş eti", "küçük dil" yerine "dil" vb. Bu da çizimin eğlenceli ve ilgi çekici olmasını sağlıyor. İngilizce olarak açıklamak gerekirse, resimde bir kadının vücudunun farklı kısımları Türkçedeki isimleriyle gösteriliyor. Ancak bu isimler günlük hayatta kullanılan anlamlarıyla vücut parçalarının anlamları arasında bir bağlantı kurulamıyor. Örneğin "head" yerine "skull" daha uygun bir kelime olurdu ama "skull" denilmemiş ve bunun yerine günlük dilde kullanılan "head" kelimesi yazılmış. Bu durum diğer kelimeler için de geçerli. "Eyeball" yerine "eye", "gums" yerine "teeth flesh", "tongue" yerine "little tongue" vb. Bu da çizimin eğlenceli ve ilgi çekici olmasını sağlıyor.
Henüz bişi yazılmamış