Ülkemizden bazı heykel manzaraları


ZEYTIN GEMLIKEA INCICAPS VEZİRKÖPRÜ ETURUS HAMA KIZIL BAZLAMA DIYARI IZILCAHAMAN UTEU TURKUN ALL $CARE İNLİK TEAUFE BAC MEPITER 1604 FISTIĞIN MERKEZİNE HOŞGELDİNİZ 2010

Kaynak

Resimde, büyük bir zeytinin çatal üzerine konulduğu bir heykel görünüyor. "Zeytin Gemliğine Hoş Geldiniz" yazan tabelanın olması, zeytinin bir sembol olarak kullanıldığını gösteriyor. Bu heykel, zeytinin bol olduğu ve zeytin yetiştiriciliğinin önemli bir yer tuttuğu bir bölgeye yerleştirilmiş. Bu yüzden bu heykel, bölgenin kültürel ve ekonomik özelliklerini temsil ediyor. Şakayı ise şöyle açıklayabiliriz: "Zeytin çok büyük olduğundan çatalın taşıyamayacağı kadar ağır olmalı. Ayrıca, zeytinin yerleştirildiği çatalın da normalden çok daha büyük olması gerekiyor." Bu şekilde, resimde gösterilen durumun gerçekçi olmadığı ve abartılı bir şekilde sunulduğu esprili bir şekilde vurgulanıyor.

Fotoğrafta, bir çatalın ucunda dev bir köfte tutan bir el heykeli görülüyor. Heykel, bir çeşmeyle çevrili bir meydanda yer alıyor. Bu, "Köfteyi elinden bırakma!" sözüyle ilgili bir espri. Köftenin büyüklüğü ve elin çatalı kavraması, sanki köfte çok lezzetli ve kişi onun tadını çıkarmaya devam etmek için çabalaıyormuş gibi bir izlenim veriyor.

Fotoğrafta, büyük bir horoz heykeli bulunmaktadır. Horoz, metal bir iskelet üzerine yapılmış ve gerçekçi bir şekilde boyanmıştır. Heykel, tepeden bakıldığında horozun sırtının bir insanın yüzüne benzediği bir şekilde tasarlanmıştır. Bu fotoğrafın esprili yanı, horozun sırtının bir insan yüzüne benzetilmiş olmasıdır. Bu, horozun "insan gibi düşündüğü" ve çevresini izlediği izlenimini yaratır. Bu espri, horozun insanlara özgü bir davranış olan düşünme yeteneğini temsil etmesiyle, insan ve hayvan arasındaki ayrımı komik bir şekilde sorgular.

Fotoğrafta dev bir çaydanlık görünüyor. Çaydanlık "Vezirköprü" yazısıyla süslenmiş. Burada yapılan espri, Vezirköprü'nün çaydanlığıyla ünlü bir yer olması ve bu çaydanlığın yerel bir simge haline gelmesi. "Vezirköprü" isimli ilçenin bu dev çaydanlık anıtıyla "çaydanlık" ile özdeşleşmiş olması ve bu anıtın ilçe halkı tarafından "çaydanlığı" temsil etmesi esprinin temelini oluşturuyor.

Resimde, büyük bir pide simgesi ile "Bazlama Diyarı" yazan bir anıt görülüyor. Anıtın üzerinde Kızılcahaman Belediyesi'nin amblemi ve Türk bayrağı bulunuyor. Bu anıt, Kızılcahaman'ın bazlama ile ünlü olduğunu ve şehrin bazlama diyarı olarak bilindiğini gösteriyor. Bu anıt ile ilgili espri, bazlamanın aslında Türk mutfağının birçok bölgesinde yaygın bir yiyecek olması ve sadece Kızılcahaman'a özgü bir yiyecek olmamasıdır. Yani, "Bazlama Diyarı" ifadesi biraz abartılı bir ifadedir.

Resimde bir simit ve çay bardağının üst üste konularak yapılan bir heykel görülüyor. Simit ve çay, Türkiye'de çok sık tüketilen iki şeydir. Bu nedenle heykel, simit ve çayın bir araya gelmesinin ne kadar doğal olduğunu ve insanların bu ikiliyi ne kadar sevdiğini gösteren bir espri olarak kabul edilebilir. Turkish: Resimde bir simit ve çay bardağının üst üste konularak yapılan bir heykel görülüyor. Simit ve çay, Türkiye'de çok sık tüketilen iki şeydir. Bu nedenle heykel, simit ve çayın bir araya gelmesinin ne kadar doğal olduğunu ve insanların bu ikiliyi ne kadar sevdiğini gösteren bir espri olarak kabul edilebilir.

Resimde, "Fıstığın Merkezine Hoşgeldiniz" yazan bir anıt var. Anıt fıstık şeklinde ve altında da gerçek fıstıklar var. Bu, "Fıstığın Merkezine Hoşgeldiniz" yazan bir anıtın gerçekten bir fıstık olması ve altında gerçek fıstıklar olmasıyla ilgili bir espridir. Fıstık ve fıstık kabuğu üzerine kurulu bir espri, fındık kabuğunun içinde olmak gibi.

Fotoğrafta bir vinç ve inşaat halindeki bir çaydanlık görünüyor. Çaydanlığın üstünde de "Emlakçı" diye bir reklam tabelası bulunuyor. Şaka şu: Emlakçılar genellikle her şeyi "satabilecekleri" gibi lanse ederler. Fotoğraftaki emlakçı ise çaydanlığı bile satmaya çalışıyor gibi görünmektedir.

Fotoğrafta, büyük bir havuç heykellerinin sokak ortasına dikildiği bir şehir meydanı görülüyor. Havuç heykellerinin oldukça büyük olması ve gerçek havuçtan yapılmış gibi görünmesi, görsel olarak ilginç bir durum yaratıyor. Fotoğrafın espri konusu, Türkiye'de "havuç yemek" deyiminin, "kolay yoldan zengin olmak" veya "başarılı olmak" anlamında kullanılmasıdır. Havuç heykellerinin bu şekilde sergilenmesi, bu deyime bir göndermedir ve izleyicilere ironik bir mesaj veriyor. Daha açıklayıcı olarak, fotoğraf, insanlar için "kolay yoldan zengin olma" veya "başarılı olma" hayallerini simgeleyen havuç heykellerinin, gerçek hayatta ulaşılması zor ve hayal kırıklığı yaratan bir şey olduğunu vurgulamaktadır.


Yorumlar

Bu tabelayı görünce aklıma "Yok artık" şarkısı geldi 😅

Yine mi Türkçeye "özgürlük" tanımlamaya çalışıyoruz? 😂

Kendimizi kandırmayalım, bu ülkenin en büyük ihracat ürünü "kafa karışıklığı" 🤯

Bu tabelayı yapanın Photoshop'u olsa gerek 😂

Zeytin Gemlike'ye incicap mı diyorsun, hayret 😂