Kaptan Flig Mortgage'in Mektuplari
Geçen gün de mektubunu aldiktan sonra barda sahne alirken yumruk yumruğa bir kavga çıkti. Orkestra olarak durmadik tabi ki daha da coşturduk müziği. Görsen ne kavgaydi, bütün bar bir anda birbirine girdi. Fiçilar atıliyor, sandalyeler sırtta kirilyor, barın camekanıni kirarak birileri sokağa uçuyordu. Biz de o sirada daha hizlı çaliyorduk. Yumruğu yiyerek kucaklara düşenlerin kafasından aşağı bira dökülerek tekrar kavgaya yollanmasıni da görünce canım çekti lisa. Dayağı canım çekti! irlanda'ya gelip de şu meşhur denizci dayağinı yememek olmaz diye kemanı bi arkadasa verip atladim kavganin içine . Biri kafamda şişe kırsin veyahut sirtimda sandalye kirsin diye ortada dolanirken kulağima çok kötü tokat yedim. Bir anda kavga durdu, herkes sustu “oha am.na koylim oha! Adamin kulağina ne biçim vurdun. Ne biçim ses çıkti” dedi birisi. “Ayı misin oğlum kulaaa vurulur mu? Kesin zarini patlattırdin” dedi yediği yumruktan dişleri dökülmüş diğeri, “Şimdi değil ama gece uyuyunca kan gelir. Kulak hassas organ abi” diye ekledi gözü mosmor olan bir başkasi. Aslinda çok acımiyordu ama böyle diye diye beni de korkutup ağlattilar Herkes susmuş, ben ortada ağliyordum.
Resimde bir hikaye anlatılıyor. Hikayede anlatılan olay, bir kavganın sonunda biri diğerinin kulağına vurarak onu sarsmasıyla ilgili. Kulağı sarsılan kişinin çok sinirlenmesi ve vuran kişiden özür dilemesini istediği anlatılıyor. Şaka burada "kulağa vurmaktan" ve " kulağa çökmek" ifadesinin ağrı vermesi anlamında kullanılmasından kaynaklanıyor. Yazar bu durumu ağır bir sözle ve abartılı bir şekilde anlatıyor.
Kulağıma ne biçim vuruldu da derdimi anlatamadım, belki kavga yerine şarkı söyleseydim daha iyi olurdu!
Bira ve yumruklar: İkisi de yüzümüzü güldürür, sadece birinin faturasını ödeyeceğiz!
Gündüzleri piyasa, geceleri barda boks maçı. Dört yıldızlı tatil!
Sonunda bir yerde "kanka, hastasıyım" dediği bir yağmurlu havayı buldum!