Efe'nin eski takıldığı kizlardan biri olan Bengü'yle bir gün Beşiktaş'ta karşılaştik. Nasil olduysa beni tanidi. Ne istiyordu bu...

Efe'nin eski takıldığı kizlardan biri olan Bengü'yle bir gün Beşiktaş'ta karşılaştik. Nasil olduysa beni tanidi. Ne istiyordu bu Bengü benden,sadece güzel olmasi bile ona aşik olmama sebepken bir de benim farkimda olmasi… Yoluna mi atayım kendimi, yoksa şaki olup dağa mi çikayım, bunu mu istiyor benden? “Sen Efe'nin arkadaşısin di mi?” dedi.Başimi sallayarak onayladim. “Efe anlatmıştir biz ayrildık onla” dedi. “Vay be ben evde oturup kalemle mandalina liflerini tirnaklarımdan sökerken insanlar neler yaşamiş” diye içimden geçirdim ve aci acı gülümsedim. Efe'yi hala çok sevdiğini filan söyledi. “Ulan Efe'yi dedem de sever yakışıkli, zengin çocuk, beni sevsene” demek istedim, diyemedim. Gözleridolmuştu, benimkiler de doldu. Sonra toparlanmaya çalişarak her şeye rağmen gülümsedi. “Neyse saçmaliyorum işte. Boş ver beni. Sen ne yapiyorsun? Yürüyelim mi işin yoksa?” dedi. Yürüdük. “Sen hep susuyorsun. Anlatsana kendini” dedi. Boş ver manasinda başımı salladım. Gerçekten de anlatacak bi şey aklima gelmiyordu. “Ama gerçekten merak ediyorum. Her insanin bir hikayesi vardir” dedi. Karşilaşmadan önce “ağzima bakalim şu çubuk krakeri enlemesine sokabilecek miyim” diye bi deney yapiyordum ve karşılaştiğimdan beri ağzımda enlemesine duruyordu o kraker.önce onu yedim sonra bütün gücümü yoplayıp bütün samimiyetimle “göğüslerin çok güzelmiş” dedim.


Yorumlar

Henüz bişi yazılmamış