- Kızlar iyi ki şu vücuduyla barışık skini bulduk…Dürümü mürümü,döneri,böreği hiç çekinmeden yutabiliyoruz.ne güzel karbonhidrata doyduk..
+ peki ya tatlı krizi şenliğine ne demeli..tatlı krizi diyince bişeymiş gibi oluyo ama aslında g.tümü leğen gibi yapmak istediğimi herkes biliyor…
* dilerseniz adeta adam gibi,irfan gibi,lütfü gibi olmuş göbeklerimize “Göbiş” dememizi de şu ekmekleri çiğnemeden yutarken konuşalım…
Resimde üç kişi var: İki kadın ve bir erkek. Erkek kadınlardan birinin elindeki poğaçayı yedikten sonra "Nalûyo lan?" diyor. Kadının elinde "British English" yazan bir kitap görünüyor. Fıkra, erkek poğaçayı yedikten sonra bir yandan poğaçanın etkisinde kalıp (nalûyo lan) diğer yandan kadının okuduğu kitabın (British English) etkisiyle konuşmaya başladığı anı yansıtıyor. Erkek, kadının okuduğu kitabı anlamamakla birlikte poğaçanın etkisinden dolayı bu şekilde konuşmaya başlıyor. Kadının okuduğu "British English" yazan kitabın poğaçayla bir bağlantısı yok, bu yüzden de mizah anlayışını oluşturuyor.
Henüz bişi yazılmamış