Güner Özkul’dan babası Münir Özkul hakkında gözümüzü dolduran anılar (Kaydırmalı)

Resimde, bir erkek ve bir kadın görülüyor. Erkek, yaşlı, muhtemelen 60'lı veya 70'li yaşlarında görünüyor. Kadın ise daha genç, muhtemelen 30'lu yaşlarda. İkili, muhtemelen bir fotoğraf çekimi için poz vermiş. Erkek, gri-mavi desenli bir takım elbise giymiş, kadın ise siyah bir bluz ve kot pantolon giymiş. Resmin altındaki yazı "KAYDIR" ve bir web adresi ("GULDUM.NET") içeriyor. Alttaki yazı ise bir tweetin metni, büyük olasılıkla ünlü bir kişiden veya bir sosyal medya kullanıcısından. Tweet, bir baba ile ilgili bir hafıza kaybı durumu hakkında, bu kaybın 2000'li yılların sonunda başladığını, ilk olarak baba Kemal'in hafızasını kaybettiğini ve arayıp sormadığını anlatıyor. "KAYDIR" ve alttaki tweet kombine edildiğinde espri, **kayıp ve düşük hafıza** ile dalga geçen bir durum yaratıyor. Bu tür fotoğrafların ve tweetlerin alt metinleri genellikle şakalar, gerçeküstü olaylar veya hayali hikâyelerdir. Resim ve tweet, gerçek bir durumun ya da ünlü bir kişinin sözlerinin, ilginç bir şekilde sunulan mizahi bir eleştirisidir.

Resimde, "moviegold" isimli bir Twitter hesabına ait bir tweet görülüyor. Tweet'te, Kemal Sunal'ın 4 ay önce vefat ettiği ve bunun üzerine yazarın babasının cenaze törenindeki perişan halini hala unutamadığı anlatılıyor. Tweetin şakası, yazarın babasının Kemal Sunal'ın ölümüne olan üzüntüsünün, olayın kendisi için ne kadar ağır bir travma yarattığının vurgulanması üzerine kurulu. Bu üzüntü ve acının, Kemal Sunal'ın vefatından 4 ay sonra bile gözünden hiç gitmemesiyle ifade ediliyor. Yazar, babasının perişan halini hatırlamak zorunda kaldığı için acı çektiğini ve bunu ifade etmenin bir yolu olarak bu tweet'i paylaştığı anlaşılıyor. Dolayısıyla şaka, acının ve travmanın kalıcı etkilerine dair bir yorum yapıyor.

Resimde, bir sosyal medya paylaşımı (Twitter gibi) görülüyor. "moviegold" adlı bir hesap tarafından paylaşılan bu paylaşımda, film çekimi için şehir dışına çıktığı ve meşgul olduğu söylenmiş. Paylaşımın devamında, yazarın babasının, o dönemde ölmüş arkadaşlarının halen hayatta olduğunu düşündüğü ve bu yüzden onların vefat ettiklerini söylememek için bir sebep sunduğu anlatılıyor. "(3)" ifadesi, olasılıkla gönderinin kaynağının belirtimini ya da bir notu temsil ediyor. **Şaka:** Şakanın özü, babanın duygusallığı ile "olması gereken" ile "gerçek" arasındaki ironiyi yakalıyor. Aile bağının ve duygusallığın, gerçeği gizlemede sebep olabildiğine vurgu yapılıyor.

Resimde, bir sosyal medya paylaşımı (Twitter gibi bir platformda muhtemelen) yer alıyor. "moviegold" isimli bir hesaptan paylaşılan bir hikaye. 2002 yılına dair bir anı anlatıyor. Paylaşım sahibi, babasının o dönem rahatsızlığı nedeniyle televizyon kanalını değiştirmek için kendisini görevlendirmesini ve buna bağlı olarak kanal değiştirme sırasında çok fazla kanal gezdiğini anlatıyor. (4), muhtemelen kaç kanal gezdiğini veya yaşadıkları bir şeyi ifade eden bir not. Şaka, babanın rahatsızlığı nedeniyle çocuk odasında TV'yi değiştirmek zorunda kalmasından ve bu esnada gereksiz yere bir çok kanalda gezindiğinden kaynaklanıyor. Bu durum, hastalığın veya yaşlılığın verdiği rahatsızlık, ve o dönemde yapılmış basit bir eylemin esprili bir şekilde anlatımıdır.

Resimde, bir Twitter gönderisi görülüyor. "moviegold" adlı hesaptan paylaşılan tweet'te, bir filmde babasının oynadığı sahneyi anlatan bir paylaşım bulunuyor. Gönderi, "Birden ekranda limonnn diye bağıran o efsane aktör çıktı karşımıza yani babam Neşeli Günler'in kavga sahnesine denk gelmiştik tebessümle babama baktım ama söylediği sözler ile bir anda gözlerim doldu:(5)" şeklinde. Tweet'in espri unsuru, muhtemelen babasının oynadığı kavga sahnesinin oldukça duygusal ve etkilendirici olmasıyla ilgilidir. "Limonnn diye bağıran" kısmı ise, belki de sahnenin beklenmedik bir anını, karakterin öfkesini vurgulamak için kullanılmıştır. "Gözlerim doldu" ifadesi, gönderenin sahneye babasına duyduğu büyük duygusal bağlamı işaret ediyor. ":(5)" kısmı, belki de duygusal tepkisini belirtmek veya diğer kullanıcılara yorum yapmaları için bir çağrı amacı taşır.

Resimde, bir sosyal medya paylaşımı (Twitter gibi bir platformda muhtemelen), muhtemelen bir film veya dizi hakkındaki bir yorum görülüyor. Paylaşım, bir kişinin "BEN BU ADAMI ÇOK SEVİYORUM ÇOK GÜZEL OYNUYOR ADI NE BU ADAMIN" dediği bir cümleyle başlıyor. Bu cümle, bir aktörün oyunculuk performansını öven bir yorum. Ancak devamında "O koca aktör artık kendinin kim olduğunu da hatırlamıyordu..." cümlesi, biraz ironik bir şekilde aktörün belki de fazla içki alması, ya da başka bir sebeple, kendisini hatırlayamadığı anlamını ima ediyor. Son cümle olan "-Güner Özkul (son)" ise, bu yorumu yapan kişinin kim olduğunu belirtiyor. Özetle, espri, iyi bir oyuncu hakkındaki olumlu yorumu, bir anlık "kendini hatırlayamama" durumu ile çeliştirerek kurulmuş. İyi bir oyuncunun, fazla alkol almış ya da etkisinde kalmış birine benzediği, dolayısıyla belki de kendisiyle ilgili konuları hatırlamadığı ima ediliyor. Kısacası, "kendini kaybetmiş" bir oyuncu durumu var.