GEZDİR BİRAZ… GEZDİRMEZSEN GEÇMEZ ROMA,BARSELONA YA DA BEYPAZARI, SEYDISEHIR FARKETMEZ… DONDURMA YIYE YIYE GEZSIN BİRAZ ORALARI BIRAZ HAYATINI YASASIN KADIN. AU m 1300 W w HAVIRRR! BENIM KADINIM HAYATINI YAŞAYAMAZ! urm m BABA ANNEM HAYATINI YAŞAMASIN BABA: BABA NOOLUR YAŞAMASIN BABA.. “Hayatını yaşatmiyorsan, ona bir uğraş ver, oyalansın…” dedi by sefer… Gidip kırtasiyeden suluboya ile defter aldık… Yine memnuniyetsizdi… Resim Dester DAHA UCUZA ALIRDIM 210 CEW Akşam ekmeğini aldıktan sonra Defterinin başına oturdu… Bizi yıkadıktan sonra biraz daha oturdu. çabucak, bitirip dizisinin başına oturdu… Şaşkındık, ‘hem de çok. BU ONUN YAPTIĞI İLK RESİMDİ (Lütfen ifadelere dikkatle bakın ne kadar doğru) Yeteneği karanlıkta bir almas gibi parlıyordu. Sarmartin, bulgurun, pilavın arasında kaybolinus bir alması gün yüzüne çıkarmıştık. Bir kaç haftada kendine ait bir tarz bile… par my Sifatına sıçam herif-Tuval üzerine akrilik 70x120-Rap Portakal Koleksiyonu

Resimde, bir çizgi roman veya karikatür şeridi var. Bir baba ve annenin çocuklarının hayatını yaşamamaları hakkındaki şikayetleri ve ardından bir annenin kırtasiye malzemesi alıp, hayal kırıklığına uğraması anlatılıyor. Özünde, çizgi roman, hayatı dolu dolu yaşamayan/yaşayamayan bir kadına dair, günlük olaylara ve yaşama dair bir eleştiri içeren bir mizah örneği sunuyor. Baba ve anne karakterleri, kızlarının veya genç bir kadının hayatını zenginleştirmeyi ve yaşamasını arzuluyor. Kadının/kızın hayatını daha aktif bir şekilde yaşamayı reddetmesi, ya da yetersiz bulunması, anne babanın tepkisine sebep oluyor. Sonrasında kırtasiye alışverişine çıkılması, suluboya ve defter almaya odaklanması, ama yine de memnuniyetsizlik yaşaması, konuyu daha da mizahla ilerletiyor. Sonuç olarak, hayatı dolu dolu yaşamamak, ya da yaşayamamak, hayatın anlamına, dolu bir yaşama, ve zaman zaman yaşanan memnuniyetsizlik duygusuna dair bir gönderme yapıyor. Mizah, bu durumun sıkça yaşanan bir durum olduğunu ve insan beklentileri/hayallerle dolu olduğu konusunda bir yorum sunuyor.

Resimde, çerçeveli bir portre tablosu var. Tablonun içinde, bir ailenin resmi çizilmiş. Baba, anne ve iki çocuk görünüyor. Çocuklar, kıyafetleriyle ve ifadeleriyle, biraz abartılı ve komik bir şekilde çizilmişler. Tablonun etrafında, "BU ONUN YAPTIĞI İLK RESİMDİ" (Bu onun yaptığı ilk resimdi) ve "(lütfen ifadelere dikkatle bakın, ne kadar doğru)" gibi yazıların bulunduğu bir konuşma baloncuğu var. Yazılan metin, yeteneğinin karanlıkta bir elmas gibi parladığını, ancak bu yeteneğin pilav ve bulgur arasında kaybolduğunu anlatarak bir mizah oluşturuyor. Özetle, yeni bir yeteneği olan kişinin ilk eserinin, yetenekli olduğu için aslında hiç de iyi olmadığı bir resim olduğu vurgulanıyor. Yani resmin kalitesinin, kişinin yeteneğiyle değil, sadece bir ilk deneme çalışmasıyla ilgili olduğu komik bir şekilde vurgulanıyor.

Fotoğrafta, muhtemelen bir sanat dergisi veya kitap kapağı gibi görünen, renkli ve canlı bir çizim var. Çizimde, hareketli, soyut figürler, geometrik şekiller ve semboller mevcut. Resmin genel havası, hareketli, enerjik ve belki de biraz kaotik. Resimle birlikte, Türkçede yazılmış metinler de görülüyor. Metin, muhtemelen sanatçı veya sanat eserleri hakkındaki bir yazı veya övgü içeriyor. Metnin içinde "Tam bir sanatçıydı o!" gibi ifadeler mevcut. Bu, sanatçıya olan hayranlığı ve sanat eserlerinin etkileyiciliğini vurguluyor. "Muhteşem ellerine yıllarca Skogbrayt tutturmuş, peynir ekmek dürdürmüştük..." ifadeleri, sanatçının belki de olağanüstü yeteneğinin, beklenmedik veya aşırı yönlerini ima ediyor olabilir. Bu esprili ve ironik bir anlatım biçimi, sanatçının davranışlarının ve bakış açısının toplum tarafından anlaşılması zor veya kabul görmediğini veya sanatının sıradışı yönlerini anlatan bir tavır/pozisyon olabilir. Özetle, resim sanatçının karmaşık kişilik yapısını, sanatsal yeteneğini ve toplum tarafından algılanış tarzını vurgulamak amacıyla, hem göz alıcı çizimlerle hem de esprili metinlerle betimliyor gibi görünüyor. "Skogbrayt", "peynir ekmek" gibi ifadeler, muhtemelen sanatçının davranışları, tutumları ya da sanat eserleri hakkındaki daha gizli bir gönderme veya espri içeriyor.

Fotoğrafta, çizgi roman tarzında bir karikatür yer alıyor. Karikatürde, sanatçıların, sergilerinin, eleştirmenlerin ve sanat dünyasının eleştirel ve bazen de absürt yönleri mizahla işleniyor. Sanatçı, "performans" olarak nitelendirdiği bir sergide, sanat dünyasını eleştirmek ve karşı çıkmak için ilginç, hatta provokatif yöntemler kullanıyor. Sergideki davranışları, eleştirmenleri ve sanat dünyasını rahatsız edici ya da absürt olarak tasvir ediliyor. Karikatürün alt mesajı, sanat dünyasının kurallarına meydan okumak ve geleneksel sanat anlayışını sorgulamak. Ayrıca, sanatçının, popüler kültürde ve günlük hayatta karşılaşılan, bazen rahatsız edici, davranışlar ve olaylar üzerinden mizah yapılıyor. Sanatçıların ve sanat çevrelerinin tuhaf davranışlarının ve sanat dünyasının çelişkilerinin, ironik ve komik bir şekilde karikatürize edilmesiyle, toplumsal tutum ve değerler eleştiriliyor.


Yorumlar

"Resmi "keşfetmek" neymiş ya 🤔"

"Bu da nereden çıktı şimdi? Anlamadım, resim yaptı diye mi övünüyor? 😂"

"Babaannesiyle karısını aynı kefeye koyması da ayrı bir olay 😂"

"Kız resme başlamış sen de "KEŞFETTİM" diye övünüyorsun, sen neyin kafasındasın? 😂"

"Abi keşke başlıkta "Keşfettik" yerine "Zulmetti" yazsaydın 🤔"

"Yani adam evde resme başlamış da adam keşfettiği için mi övünüyor 😂"