- Nedret abiyi gördüm/helva ekmek şarap içtik/sakalımdan su damladı/üşüdüm…/kalk gidelim/loto oynayalım/parayı bulduk mu karılara yatıralım/çay bardağında rakı içelim/rakı da rakıymış haa../harcımız değilmiş sevmek/şerefsizlerin kepazesi olduk/madara olduk..
+ ..mına koyiim nerden bulaştım şu AYI ŞİİR AKIMI'na..neyi övüyoruz,neyi yeriyoruz anlamadım..hayvan gibi olduk,biri sanki çok büyük bi yamuk yapmış da bu hale gelmişiz gibi ama öyle bişey de yok..durup dururken kurulu düzenimizi bozduk..napıyoruz lan biz…?
Resimde iki adamın bir tekne içinde olduğu görülüyor. Tekne batmak üzere. Adamlardan biri diğerine "Mina koyu'ma nerden bulaştın şu ayi şıır aklına neyi övüyorsunuz neyi yeriniyoruz anlamadım. Hayvan gibi olduk. Bir yanmız çok büyük bi yamuk yapmış da bu hale gel. Misiz gibi ama öyle bi şey de yok. Kurup bu düzeni'mizi bozduk.. Napiyoruz lan biz.." diyor. Şaka, iki adamın teknenin batması üzerine kendilerini eleştirmesinden ve hayatlarındaki "yumuşak" yerlere vurmalarından geliyor. Bu eleştiriyi "ayı şıır" adı verilen bir şeye bağlamaları da mizahı artırıyor.
Sevendoğum, ayışair'lerin yemeğini bile özledim, o kadar boşlukta kaldık!
Durup dururken kurulu düzenimizin bozulduğu bir nokta var, o da Nedret abiyle yapılan helva.
Parayı bulduktan sonra karılara yatıralım, anca o zaman şaire dönebiliriz!
İyi de bu 'rakı da rakıymış haa' cümlesi bir şairin sonu mu?
Bu ayı Şiir Akımı'nda kimler var, Aylin ve Mert mi yoksa?
Epey bir konuştun, bir üçgen çizebilir misin?