anlamsız fotoğraflar 3655

Fotoğrafta, gösterişli bir arabaya sahip olan bir adamın kolunda Spongebob Squarepants temalı bir saat var. Bu durum, "parasıyla yeteneği olmayan" anlamına gelen bir Türk atasözü olan "Parası var diye beyni yok" ile alakalı. Yani fotoğraf, zengin olup olmadığına bakılmaksızın herkesin çocukça yanlarını olabileceğini komik bir şekilde gösteriyor.

Fotoğrafta bir duvar üzerinde "Heykel Traş Mermere Neyse, Öğretmende Çocuğa Odur. (Thomas Addison)" yazan bir söz var. Bu söz, bir heykeltıraşın mermere ne şekil verirse versin, bir öğretmenin de çocuğa ne şekil verdiğini anlatıyor. Yani, öğretmenin çocuğun karakterini, kişiliğini şekillendirmesi konusunda büyük bir sorumluluğu olduğunu vurguluyor.

Fotoğrafta boş bir buzdolabı ve üzerinde tek bir dilim peynir görüyoruz. Şaka, buzdolabında sadece bir dilim peynir olması ve kişinin çok aç olması veya peynirden başka bir şey yememesi gerektiğini ima ediyor. "Buzdolabında sadece bir dilim peynir kaldı. Aç mısın? 😂" şeklinde yorum yapılabilir.

Resimde iki tuvalet kapısı ve bir bilardo masası görünüyor. Sol taraftaki kapı erkekler tuvaletini, sağ taraftaki kapı ise kadınlar tuvaletini gösteriyor. Tuvalet kapılarının üzerindeki işaretler, standart tuvalet işaretlerinin tersine çevrilmiş versiyonları. Yani, erkekler tuvaletinin üzerinde kadın, kadınlar tuvaletinin üzerinde ise erkek figürü bulunuyor. Bu, Türkçede **"ters köşe"** diye adlandırdığımız bir şaka türü. Bu şaka, beklentileri alt üst ederek eğlenceli bir etki yaratmayı hedefliyor.

Resimde iki polis at sırtında duruyor. Atların kıçlarında kırmızı ışıklar yanıyor. Bu resimde espri, polislerin atları kullanırken güvenliklerinin sağlanması için atlarına "stop" ışığı takmaları, yani "yavaşlayın" anlamına gelen stop ışıkları takmış olmaları. Aslında bu gerçek bir durum değil. Bu bir fotoğraf montajı ve insanlar bu montajı komik bulmuş.

Bu resimde, Arnold Schwarzenegger'in Terminator filminde kullandığı silahla fotoğraflanmış bir iPhone kılıfı var. Şaka ise, Terminator filminin en ikonik repliği olan "Gelecekte geri döneceğim" sözünün yerine, "Ben arkadayım, telefonunuzu koruyorum" yazılmış olması. Bu şekilde, telefon kılıfı hem Terminator'a, hem de telefon korumasına bir gönderme yapıyor ve esprili bir şekilde birleştiriyor.

Fotoğrafta, bir mekanda okey oynarken bir adamın oyundan çıkarılmak üzere olduğunu görüyoruz. Arkadaşı ona oyunun bittiğini göstermek için "oyunun bittiğini" simgeleyen bir örtüyle onu kaplıyor. Bu, okey oyuncuları arasındaki yaygın bir şakadır ve "oyundan çıkarma" anlamına gelir. The joke in the photo is about a man being "kicked out" of a game of okey. His friend uses a blanket to symbolize "game over" and cover him, indicating that he's been eliminated from the game. This is a common joke among okey players and represents the act of being "kicked out" of the game.

Fotoğrafta, bir adam teleskoptan bakıyor. Teleskopun üzerinde "1 TL'yi arkadan atınız" yazıyor. Teleskopun altında ise "Yunanistan Seyahati 1 TL" yazan bir tabela bulunuyor. Fıkra, teleskopun fiyatının 1 TL olmasına rağmen, adamın teleskopla Yunanistan'ı izlediği ima edilerek, Yunanistan'a gitmenin çok ucuz olduğu ve kolay olduğu espriye dayanıyor.

Fotoğrafta, kırmızı bir Honda Civic otomobilin arka tarafı, arkada bulunan "HDMI" etiketiyle birlikte görülebilir. Bu espri, "HDMI" etiketi yerine "Homi" yazılmış olması ve altına da bir ok işaretinin çizilmiş olmasından kaynaklanıyor. Bu durum, "Homi" kelimesinin "ev" anlamına gelen "Home" ile benzerliği nedeniyle, kişinin evine veya odasına "HDMI" kablosu bağlamış gibi algılanmasına neden oluyor. Başka bir deyişle, espri, "HDMI" etiketi üzerindeki küçük bir hata ile bir "ev" anlamına gelen sözcük yaratılmış ve bu da insanların "HDMI" kablolarını evlerine bağlamak yerine evlerine bağladıkları hissini uyandırmış.

Fotoğrafta, iki erkek arkadaşın kahvehanede oturmuş sohbet ettiği görülüyor. Erkeklerden biri, kolunda büyük bir saatle, diğerinin koluna dokunmuş ve “saatim kırık" der gibi bir ifadeyle bakıyor. Diğer erkek ise gülerek, “Kırık değil, senin kolun çok ince" diyormuş gibi bir ifadeyle karşılık veriyor. **Fıkra:** "Saatim bozuldu, tamirciye götüreceğim" dedi adam. Arkadaşı, "saat neden bozulsun ki?" diye sordu. Adam, "Çünkü kolum çok ince ve saat onu kaldıramıyor" diye cevapladı. **Bu fıkra, “saatin kolunu kaldırmaması” tabirini, kişinin kolunun inceliğini ima etmek için kullanıyor ve bu durumdan espri yapıyor.**